Ana Menü

Mesajı aldık mı güzel kardeşim! | Cem Dizdar

Başlatan CR7, Eylül 02, 2009, 13:58:30

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

CR7

Tarihiyle övünme konusunda mangalda kül bırakmayanların ülkesinde yaşadığımız malum. Geçmişi hatırlatan ne varsa gözlerinin önünde dümdüz edilirken gıkı çıkmayanlar, ecdadının kazandığı savaşları dillerinden düşürmemeyi bir halt sanırlar. Yurt dışına çıktıklarında ise gezip gördükleri kentlerin muazzamlığını anlata anlata bitiremezler arlanmadan.

Hiç akıllarına getirmezler Bedrettin Dalan'ın, küçük bir dokunuşla İstanbul'u bambaşka bir yer yapacakken muhteşem evlerin bulunduğu Tarlabaşı'nı ya da Haliç kıyılarını dümdüz edişini. Roma'ya, Viyana'ya, Londra'ya, Barselona'ya sulanır da ağızları, burunlarının dibinde kaybettiklerini hatırlamazlar. Malum, Beşiktaş yönetimi kafayı İnönü Stadı'nı yıkmaya taktı. Hatta mevcut yönetim, hayali bir stat maketiyle bir seçim bile kazandı büyük alkışlarla. Önce Cumhurbaşkanı Gül'ün 'Olur' verdiği söylendi, Başbakan Erdoğan'dan da 'İzin' çıktığı açıklandı. Hatta geçen sezonun sonunda "Kazmayı İnönü'nün beline vuracağız" bile denildi.

Bu süreçte İnönü'nün yerine yapılacak stadın "Beşiktaş'ın geleceği" olduğunu söyleyenler mi çıkmadı... "Yeni statla Beşiktaş'ın dünya takımı olacağını" iddia edenler mi.. Ya da yıkıma karşı çıkan benim gibi 'gericiler' yüzünden takımın gerileyeceğinden korkanlar mı!.. Ama bu arada her şeyin doğrusunu bildiğini sananların gücüne gidecek bir şey oldu. İngiliz The Times gazetesi, Beşiktaş İnönü Stadyumu'nu 'Dünyanın En İyi 10 Stadı' sıralamasında 4. sıraya oturtuverdi, bu arkadaşlara inat.

Yani köhne bulunan, eski püskü denilen, "Yıkıp yerine aslan gibi bir şey dikelim" denilen İnönü, Dortmund'un Westfalen'inin, Inter ile Milan'ın ortak kullandığı San Siro'nun ve Liverpool'un Anfield Road'unun ardından dünyanın en güzel stadı seçildi. Gerekçelerin en büyüğü elbette rakip takımları şaşkına çeviren Beşiktaş tribünlerinin eğlenceli atmosferiydi. Ama en az onun kadar önemli şeylerden de bahsediyordu haber...

Stadın bulunduğu bölgenin tarihinden, denize bakan tribünlerden, İstanbul Boğazı'ndan, Dolmabahçe Sarayı'ndan ve saat kulesinden, Kız Kulesi'nden... Yıkmak istedikleri, yenisiyle üzerini kapatmak istedikleri şeyler işte bunlar... Bize ait, geçmişimize ait, hayatımıza ait şeyler. Bu, çocukluk fotoğraflarındaki kendisinden, anne-babasından, kardeşlerinden utanmak gibi bir şey. Geçmişi dillendiren düşürmeyenler, geçmişle bağımızı koparmaya çalışırken 'simgesel vandallıklar' içeren sinsi projelerle çıkıveriyorlar karşımıza. Biz burada olan biteni anlamaz, "Ne güzel yıkarak, dünya standartlarını yakalayacağız" diye ham hayaller kurarken uzaklardan, imrenerek izlediğimiz dünyadan birileri bize elimizdeki 'kıymetlerin farkına varmamız için' mesajlar gönderiyor. Ama mesajları alıyor muyuz, emin değilim...

Yani güzel kardeşim, vaziyetimiz Zülfü Livaneli'nin o şahane şarkıda söylediği vaziyete benziyor epeyce; "Kardeşin duymaz/ el oğlu duyar..." durumundayız anlayacağın...
artık iddaa tahminleri de var
"Tanrı her şeyi görür. Kimse hakkında kötü düşünmeyin" LeBron James
(Cavs'in 55 sayı fark yediği LaL-Cavs maçı sonrası)

keskinli

o saha romantik olsun diye kurulmadi
stada islev kazandirmak icin,mutlaka yeni stad yapilmali
Ölürüm Beşiktaşım,ZehirimSensin
Evvelim Sen Oldun,Ahirim Sensin

[KralKartal]

Etikete gerek yok, eskiler tanir bizi