Ana Menü

Denizli ne yapar?

Başlatan Simurg, Ekim 15, 2008, 13:00:07

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Simurg

Denizli ne yapar?
'Denizli, Sağlam ile yaşanmaya başlanan futbol düşüşünü durdurmak için sığınılacak tek limandı. Takımı tanıyordu ve topluluğu da hemen etkileyip bir umut aşılayacak kariyere sahipti...' Türk spor medyasının duayenlerinden Güven Taner'in Star gazetesi'ndeki köşe yazısı:
 
Denizli ne yapar?
[/t]
Denizli ne yapar?

Sağlam, içinde kopan fırtınaları dışa yansıtmaz. İddiası içindedir! Denizli dışarıya gösterir. İçinde yaprak kıpırdamasa bile dışında fırtına estirebilir.

İşe böyle başladı.

Beşiktaş'ın şu sıra bu gazlara gereksinmesi var. Ancak yarın, iddianın içinin doldurulması, lafın boşlukta kalmaması gerekiyor.

Gerçi sözün yerine getirilmemesinin değer taşımadığı bir ülkede bunun önemi yoktur. Bakın Beşiktaş'ın Başkanı, 'Ben olduğum sürece kapıdan giremez' dediği adamı, rica minnet kendisi soktu kulübe!

Denizli de 'sezona başlamış takım almam' derdi, şipşak, bir telefon konuşmasında işi kaptı! Demirören'deki ikna gücü müthiş!

Denizli sanki tazminatını peşin almış gibi bir fotoğraf veriyor. Hadi konunun bu tarafını çok eşelemeyelim.

Denizli gelmeli miydi? Ona bakalım.

Evet.

Denizli, Sağlam ile yaşanmaya başlanan futbol düşüşünü durdurmak için sığınılacak tek limandı. Takımı tanıyordu ve topluluğu da hemen etkileyip bir umut aşılayacak kariyere sahipti. Ertuğrul'u köşeye sıkıştırışı sevimsiz olsa da Denizli'yi seçmek Başkan'ın doğru bir kararıdır.

Şunu da ıskalamamalıyız: Beşiktaş da Denizli için sığınılacak bir limandı. Onca geçmişine karşın, toplumun ilgisinden kopmuş, adını ancak yorumculukla andırır olmuştu.

Denizli Beşiktaş'ı, Beşiktaş Denizli'yi rahatlattı bu gelişme ile. Ancak ikisinin de rahatlığının sürebilmesi için Mustafa hocanın, yorumlarındaki kadar yaratıcı olması gerekiyor. Futbolu irdelerken bilmek ve düşünmek yeter; oynatırken yetmez.

Denizli güven yaratabilmek için öncelikle G.Birliği, Sivas, Kayseri maçlarını kazanmalı, bir yandan da Ertuğrul Sağlam'dan daha iyi futbol oynatmalı takıma.

Bunu başarabilir. Zira Ertuğrul ile aralarında bir 'bakış farkı' var.

Sağlam ne denli tedirgin, garantiyi savunmada arayan bir hoca ise; Denizli o denli savunma eksikliklerini hücumla örtmeyi isteyen bir anlayışa sahip. İran'daki son yıllarında değişti mi, uzun yıllardır büyük takım çalıştırmamaktan ötürü bir tedirginlik yaşar mı onu bilemem.

Beşiktaş'ın daha iyi maçlar çıkarması, futbolu daha hızlı yorumlaması gerekiyordu. Eğer takım, ayrılan hocanın bakış açısı yüzünden ağır kalıyor idiyse, çok çabuk hızlanacaktır.

Yoksa...

Demirören seneye, 'kulübe sokmam' dediklerinden Samet Aybaba'ya dönebilir!

Onun için bir hocanın yanından karşısına; karşısından yanına geçmek, bir telefon konuşmalık zaman alıyor!

BEŞİKTAŞK



Kahrolsun uyuyunca geçmeyen bazı şeyler..