Ana Menü

Hıncal Uluç'tan Sağlam'a büyük övgü

Başlatan Simurg, Ağustos 27, 2008, 17:24:18

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Simurg

Hıncal Uluç'tan Sağlam'a büyük övgü
Gazeteci Hıncal Uluç, Fotomaç Gazetesi'nde 'Töremizde yok' başlıklı köşe yazısında Ertuğrul sağlam'ı övdü:
Hıncal Uluç'tan Sağlam'a büyük övgü

Töremizde yok

Sezonun ilk haftasında yine olaylar vardı. Gaziantep'te taraftarlar birbirine girdi. Antalya'dan hoş olmayan görüntüler geldi. Önce saha dışında taraftarlar kapıştı ardından protokol hedef seçildi.

Özgener federasyonu Türk futbolunu yönetmeye layık mı değil mi daha 1. haftadan anlayacağız. Bu iki maç öncesinde ve maç devamında olan olaylar soruşturulur, sorumlular ortaya çıkarılır ve en ağır cezalar alırlarsa mesele yok. Ama geçiştirilirse bu işin sonunu alamayız. Antalya'daki olaylar ayıp, utanç verici. Türk'ün töresinde misafire el kaldırmak yoktur. Tanrı misafiridir. Kan davalının evine sığınırsın; eğer ölümden korkuyorsan. Çünkü o evde olduğun sürece sana el sürülmez. Kapıdan dışarı çıktığın zaman öldürecek olan adam seni evindeyken bakar ve besler. Sabahleyin kahvaltını, akşam yemeğini önüne koyar. Türk töresi bu... Türk'ü, Türk yapan töre bu... Bir misafir kulübün başkanına, hem de açılış maçında, daha ortada fol yok yumurta yok, saldırıyorsun. Yıldırım Demirören'in Antalya ile ilgili bir tane kötü lafını hatırlıyor musunuz? Oraya gelmiş, oturmuş sessiz sedasız... Aziz Yıldırım gibi de değil kendi halinde maçı seyrediyor.
1- Sen bu adama saldırıyorsun.
2- Hakeme sövüyorsun.
3- Beşiktaş'a sövüyorsun. Niye anons yapılmadı bilemiyorum. O hakemin anons yaptırması lazım. Kendisine sövdüler çünkü. Korolar halinde, en iğrenç şekilde sövüldü hakeme... Sesini çıkartmadı. Böyle başlayacaksa Türk hakemleri yandık. Onun için anons yaptırmayan maçın hakemi dahil; federasyonun bu işi çok iyi sorgulaması lazım. Maçtan önceki olaylar da çok kötü işaret. Türkiye çok kritik günler geçiriyor. Her gün bir yerlerde bombalar patlıyor, bir şeyler oluyor. O kadar tahrike açık, gerilim içindeyiz ki... Fitili ateşleyebilirsin bir maçta, ondan sonra ayıkla pirincin taşını. Şimdi bunun önüne geçecek olan futbol federasyonunun kararlı tutumu. Ve de çok kısa zamanda. Öyle uzatarak, bilmem ne yaparak değil... Şu hafta içinde Gaziantep'te ve Antalya'da olan olayların cezaları açıklanmazsa biz Türkiye'de bu işin sonunu getiremeyiz. Sadece futbolla da kalmaz açık söylüyorum. Allah göstermesin...

JARABİNSKY HEDİYE ETTİ
Beşiktaş bir kez daha zor olanı başardı ve geriye düştüğü maçı çevirdi. Sağlam döneminde yenik duruma düştükleri 15 maçın 9'unu çevirmeyi başarmışlar.
Maçı Ertuğrul Sağlam çevirmedi. Maçı Jarabinsky çevirdi. Digitürk'ü kutluyorum. Şansal Büyüka geçen sene bana çok ağır laflar etti ama bu seneki yayınlara bakıyorum özür diliyor adeta. Çünkü ben ne dediysem hepsini yapmış. Maçları iki kişi anlatıyorlar. Her maçın yorumcusu var. Genç yorumcular. Mesela Oktay'a bayıldım. Biraz fazla konuşuyor, maç spikerinin de önüne geçiyor ama daha ilktir, alışacaktır. Half-time'da maçın ikinci yarısını anlattı. İkinci yarıda neler olacağını bunca yıllık tecrübesiyle ve cesaretle anlattı. Yani dediğim olmaz da 'beni tefe koyarlar' diye düşünmeden, büyük bir cesaretle Antalyaspor'un aptalca arkaya yaslanacağını, Ertuğrul Sağlam'ın da bundan yararlanarak, bütün hücum silahlarını oyuna sokacağını ve maçı çevireceğini anlattı. Aynen dediği gibi de oldu. İkinci yarıda Beşiktaş'ın 6-7 tane atağı var. Bunları Antalyaspor savunma yaptığı için önlemedi, Beşiktaşlı futbolcular dışarıya attılar. Ömer'in kucağına attılar. Ömer, Antalyaspor'un en iyi oyuncusu... Muhteşem kurtarışlar yaptı. Beşiktaş gibi topa iyi vuran adamları olan ve iyi şut atan, Nobre gibi Bobo gibi iyi forvetleri olan bir takımı sen bu kadar geride kabul edersen, biri de içeri girer. Şimdi Antalyaspor geriye yaslandığı zaman, Beşiktaş'a pozisyon vermese, iyi bir savunma yapsa, şapka çıkartırım. 'Helal olsun Jarabinsky'ye. İyi kapandın, pozisyon vermedin.' Serdar Özkan önünde kimse yok, bomboş oynuyor. Holosko bomboş oynuyor. Bunlar isabetli pas veremiyorlarsa adamları geçtikten sonra ya da o pası alanlar boş kale yerine, topu dışarıya vuruyorsa bunda Antalyaspor savunmasının başarısı yok. Burada Beşiktaş'ın beceriksizliği var. Maçın skorunun son 10 dakikaya sıkışmasının sebebi Beşiktaş'ın goller kaçırması. Antalya'nın başarılı savunması değil. Antalya'nın savunması daha maçın başında çözüldü. Beşiktaş'ın talihi şurada: Beşiktaş bu golleri 50., 55. dakikalarda atsaydı geri kalan dakikalarda Antalya, Beşiktaş'ı yine yenerdi. Çünkü 2-2'den sonraki durumu da gördük. Antalya açılır açılmaz ne hale geldi maç!.. Antalya erken yeseydi golleri cevap verecek vakti olacaktı. Son dakikada yediği için vakit kalmadı. Jarabinsky maçı Beşiktaş'a hediye etti. Bunu herkes böyle bilsin. Ertuğrul Sağlam'ın yaptığı, Jarabinsky'nin çekileceğini tahmin edip cesaretle hücum silahlarını oyuna sokması. Serdar Özkan'ı, Nobre'yi oyuna almak için ikinci devrenin son 15 dakikasını beklemedi, hemen tık tık tık silahlarını koymaya başladı. Bir arayış içinde olduğu kesin. Ona da saygı duyarım. Ben arayış içinde olan teknik adamları hep saymışımdır. Tello'yu bekte oynatmak, ofansif bir futbol düşünen bir hoca için iyi bir düşünce. Başarırsa da harika olur. Denemeden bunun nasıl sonuç vereceğini zaten bilemezsin. İki ön libero, iki kazma oynatmanın yanlışlığını görür görmez, devre bitmesini beklemeden Serdar Özkan'ı oyuna sokması güzel bir hareket. İkinci devre hücuma dönük oynaması fevkalade güzel bir hareket. Ertuğrul Sağlam, 3 büyük takımın hocaları içinde oyuna en iyi müdahale eden teknik direktörlerden birisi.


BEŞİKTAŞK



Kahrolsun uyuyunca geçmeyen bazı şeyler..