Ana Menü

çok ilginç ama gerçek

Başlatan @LAYINA GİDER, Mayıs 12, 2007, 02:24:20

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

@LAYINA GİDER

Bu olay Kayseri'nin Bünyan ilçesi'nde yasanmıştır. Olay Alfred
Hitchcock'un meshur korku filmlerini bile çok gerilerde bırakacak
kadar tüyler
ürpertici. Gece bindiğiniz otomobilde direksiyonda kimse yoksa ne
yapardınız?


Kendisi Bünyan'li olmayan, politikayla uğraşmis ve halen Kayseri'de
yaşayan işadamı, Bünyan sınırında, Kayseri Malatya kara yolu üzerinde,
bir
benzin istasyonuna girer.Lokantaya oturur ve orada kalabalık
toplulukla birlikte bir ufak rakı içer. Yürüyüş mesafesindeki

Bünyan'a gitmek için, lokantadan çıkar.



Ancak dışarısı hem zifiri karanlik hem de korkunç bir kar-tipi
fırtınası baslamıştır.

Benzin istasyonuna yaklaşık 300 me**e mesafedeki,
Bünyan'a dönüs yolu kenarına varır. Oradan geçen bir arabaya bini**
Bünyan'a ulasma derdindedir. Fırtına daha da şiddetlenir. Adam bir-kaç
adım ötesini bile
görememektedir. Gelip-geçen bir araba da yoktur. Nihayet karanlıklar
içerisinde,
hayalet gibi yavas yavas yaklasan bir arabanin iki farıni fark eder.

Arabanin, tam önünde yavaslamasıyla birlikte hemen arka kapıyı açar ve
arabaya
biner. Kapıyı kapatır, araba yeniden hareket eder. İçeridekilere
merhaba demek ister.

Ama o da ne? Araba da kimse olmadığı gibi, direksiyonda da kimse yok.
Birden
paniğe kapılır. Korkuyla, hemen arabadan atlayıp oradan kosarak
uzaklasmak
ister ama hem araba hızlanmış, hem de korku ile dizleri baglanmış,
hareket
edemez hale gelmiştir. Araba keskin bir viraja dogru yaklaşır. Adam
dua
etmeye baslar. Tüm günahlari için tövbe eder. Arabayı durdurması için
Allaha
yalvarır.
Tam bu esnada, pencereden bir el uzanır ve direksiyonu kıvırarak, sert
virajdan
arabanın dogru yola dönmesini sağlar. Her tehlikeli dönemece
yaklaştıkça, Allah'a yalvarış ve yakarışı artar ve her seferinde de
bir el dişarıdan uzanır direksiyonu çevirir.

Sonunda kendisini biraz toparlar, ayaklarını kımıldatır. "Ya Allah
koru beni..." deyip kapıyı açmasıyla birlikte, kendisini arabadan
dişarı fırlatır. Bir kaç takla attıktan sonra, şarampolde kendisine
gelir. Defalarca üç Kulfu-bir Elham okuyarak, Bünyan'a yürüyerek
ulaşırr ve bir kahvehaneye girer. Üstübaşı ıslak ve şok haldedir.
Kendisini tanıyanlar hemence sobanın başına alırlar. Eline bir çay
verirler. Bir müddet sonra kendisine geli** sesi ti**eyerek, başına
gelen doğa üstü ve korkunç olayı anlatır. Olayı dinleyenler inanmak
istemeseler de, anlatan kişinin aklı başında ve toplumsal sorumluluk
taşıyan bir pozisyonda olduğunu bildiklerinden, herkeste derin bir
sessizlik olusur.
Yaklaşık yarım saat sonra, aynı kahvehaneye Koyunabdal Köyü'nden iki
kişi girer. Bir masaya oturur ve iki bardak çay söylerler. Bu arada,
gelenlerden birisi, diğerine şunları söyler :
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.


-Hasan baksana, şu sobanin başında oturan geri zekalı, bizim
araba yolda kalınca, biz arabayı iterken, arabaya binip-inen kişi
değil mi?


Dem@

başında gerçekden o kadar şok oldum ama zaten sonunda koptum ya çok hoş muş paylaşım için sağol ya

Anarchy*

paylasım ıcın saol basında bıras sasırdım ama

gözzde_bjk

yanlız hıkayenın sonu boyle bıtıncee delı oldum ınsanoglu ıste anında kendımızı kaptırıoruzzz
Kendi yüreğimden başka sığınacak yerim yok,yurdum yok!
Tüm hayallerin sonsuzluğa
Ve sona erebildiği yerdeyim!
Esir değil kul hiç değil
Kendimde yaşıyorum!

@LAYINA GİDER

evet bende çok şaşırmıştım sonra zuhahaaa oldu tabi

Timurlenk


mertcan

sonunda çok büyük komedi olmuş
sağol paylaşım için...