İnönü Projesi Ne Oldu? Ercan Taner Hatırlattı.

[unicorn]

Ercan Taner'in 06.05.11'deki yazısıdır.

5 Mayıs Perşembe, gece işten geldim... Geç saatler... Oturdum yazımı yazıyorum... Bu konuyu hep gündemde  tutacağımı  söyledim... Beşiktaş'ın stad projesi ne aşamada? Ne oldu, neler olacak? Sarı basın kartı taşıyorum ve bu soruyu hep sormakla yükümlüyüm... Bu stad projesi, olacak mı?
YAŞASIN HAZİRAN GELİYOR...
Hamit Beşiktaş'ta, Bojan Fenerbahçe'ye geliyor... Buffon, Galatasaray'a "evet" dedi. Nobre Liverpool'da... Trabzon, Danimarka Milli Takımı'nın 3 forvet oyuncusunu imza aşamasına getirdi... Nuri için, Cim Bom'un en büyük rakibi Real Madrid... Forlan, imzaladı... Sözleşmesi kasada saklanıyor... Ne futbolcular gelecek, ne teknik direktörler imzalar atacaklar... Haziran ayında... Pek yakında... Haziran seni çok seviyorum... Çünkü geceleri hep mutlu oluyorum rüyamda... Bu bile güzel değil mi? Hayallerle mutlu olmak!
BİZ NİYE KULLANAMIYORUZ?
Valdano, Butragueno, Rummenige, Müller daha bir çok dünya yıldızı kulüplerinde üst düzey görevlerde hizmet veriyorlar... Bizim ülkedeki çoğunluğa bakın, futbol topunu yeni seven, makosen ayakkabılarıyla futbolculara, teknik direktörlere ders veren, taktik veren bir sürü saygıdeger şahsiyet... Tamam o da olsun, bir şey demiyorum... Ama Dünya standartında niye olamıyoruz? Biz diye soranlar, cevabı biliyorlar aslında... Sembol isimler, kulüplerinde tam yetki ile görev yapsınlar, bakın neler oluyor o zaman...
RÖPORTAJ YAPMA TEKNİĞİ.... 
İzliyorum... Artık sıkıldım.. Bu konuyu yazmanın zamanı geldi... Özellikle spor organizasyonlarında  mikrofonu eline alıp, röportaj yapan genç arkadaşlar, şu anda  sınıfta kalıyorlar...
1-Soru, kısa ve net olmalı...
2-Soruyu sorarken kendi görüşünü belirtip, soruyu sorarsan karşındaki ve seyirci senden sıkılır...
3-Eeeeee, aaaaaa, ama, bence kelimelerini çok kullanırsan, seyirci kanal değiştirir...
4-Soru sorarken, bilgi ile karıştırıp, soru sormak bir televizyoncunun ana görevi olmalıdır...
5-Karşındakini soru ile zor duruma düşürmek, size o an için puan kazandırabilir, ama gelecekte bir bakmışssınız, kimse sizinle röpörtaj yapmıyor... O zaman tavana bakarsınız...
6-Cevapları bilinenen soruları sorarsanız, çaktınız... BU İŞİ HİÇ YAPMAYIN!
7-Röpörtajı yapan, elindeki mikrofonu, cevap veren konuğun eline verip, çekilirse konumunuz ve karizmanız, o anda çalılıklar arasında kaybolur...
8-"Sayın", "beyefendi", "hanımefendi", "siz" gibi söcükler, röportaja büyük saygınlık getirir... Bunu unutmayın...
Hiç isim vermedim... Kimse üstüne alınmasın... Amacım biraz olsun katkı... O kadarcık  olsun değil mi?
ÖDÜL İSTEMİYORUM...
Dikkat ediyorum, her sene yılbaşına doğru veya Haziran başı, eğitim kurumları bizlere, yani televizyon gazetecilerine ve televizyon programlarına, ödül verme yarışına giriyor... Yılın spikeri, programcısı, dizisi, cartı, curtu.. Böyle ödül yağmuru, dünyada yok biliyorsunuz... Televizyonculara, eğitim kurumları tarafından verilen ödüllerin altında yatan temel gerçek, ödülü alanların televizyon ve gazetelerde ve de internet ortamında ödülü aldıkları yerin ismini geçirmeleri... Yılın matematikçisi, kimyageri, fizikçisi, atom mühendisi ödülü verilse, vallahi 1 kere haber olmaz... Ben kendi adıma karar aldım... Bir daha, bu tür törenlere, hayatta gitmeyeceğim...Vermeyin ödül... Reklamlar sona ersin artık...
Olgun insan güzel söz söyleyen değil, söylediğini yapan ve yapabileceklerini söyleyen adamdır. Konfüçyus