Ana Menü

Ya geriye düşeceğimiz maçlar? [Can Belge]

Başlatan carlito1903, Haziran 03, 2008, 00:20:15

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

carlito1903

Fatih Terim'in seçimlerinden, tek forvetli sistemi tercih ettiği ve edeceği, hatta kendini buna mecbur ettiği çıkıyor. İyi. Tek forvetli, hatta forvetsiz oynanabilir. Golcü oyunculardan müteşekkil bir ortasaha kurulur, kalabalık savunma yapılır, gol yemezsin, az atarak kazanırsın. Bir düşünce... Yersen işler zora girer, o ayrı.

Terim'in turnuvayı taşıyacak kadroyu tasarlarken bütün olasılıkları düşünüp geniş personeli ona göre istihdam ettiğine şüphem yok. Lâkin ortaya çıkan görüntü bende, her maça 1-0 önde başlayacağımızın garantisi Terim'e verilmiş izlenimi uyandırdı. En azından, geriye düşmeyeceğimizin garantisi verilmiş. Zira, meselâ işini görüp artık kapanan bir takıma karşı iki (belki de üç) gole ihtiyaç duyacağımız zaman kullanabileceğimiz her "lüks" elemanı dışarıda bıraktı!

Şu nihai şekle mahkûm etti bizleri:

Forvet-ortasaha teşekkülü belirli bir tutarlılıktan izler taşımıyor değil. Golcü kod adıyla bildiğimiz uç elemanlarda ne kadar cimriyse, müdafası zayıf gole yakın ortasaha elemanlarında o denli elini açık tutarak, bir denge sağlamış. Tümer, Arda, Tuncay, Colin... Savunma yapmazlar, destek vermezler. Hamit, Ayhan, Emre kumaşlarında "on numara"lık da olup, daha geride istihdam edilegelmiş aslında hücum yönlü oyuncularımız... Nihayet Aurelio ve Topal Mehmetlerimiz daha ziyade müdafi görevlerle geriye dikilen çift yönlü oyuncular

Forvetimiz ise, esasen forvet destekçisi bilinen, Allah'tan iyi de bir şutör Nihat'tan ibaret gibi. Gökdeniz forvet arkası, hatta "açık" olarak bildiğimiz bir başka forvet destekçisi. Mevlut kuşkusuz, tam bir Fatih Terim kontenjanı... Stiliyle yine açık, "side striker" niteliği arz ediyor... Ve Semih! Yedeklik kanında var.

Savunmada solda Uğur Boral'la Hakan Balta, sağda Sabri, üç bek, sağda alternatif Hamit'le dört yeterli sayıya ulaşıyor. Buna karşılık dört göbek elemanı, belli ki muhtemel sakatlıklar yüzünden bunca şişkin. İki Emre, Servet ve Gökhan Zan. Son ikisi esas oğlanlar, ama sakatlanacaklar, mecbur...

İki (hatta üç) Emre'den biri (kimine göre en az ikisi) fazla görünüyor. Ama tandem onca önemli ve kritik mevki ya, üçüncü kaleci gibi, belki de dakika bile bulamayacak bir yedeği bile kadroda tutmak elzem. Peki en kötü ihtimal düşünülerek belki de hiç oynamayacak bir eleman istihdam etmek yerine bir şey yapılabilir miydi? Meselâ çok gerekirse Mehmet Topal tandemin dördüncü elemanı olarak düşünülüp, Emre Güngör'le Emre Aşık'tan birinin yerine bir başka forvet düşünülemez miydi? Çok yönlülüğüyle bir başka "tarz" oyuncuya yer açtırabilecek oyuncu tipi, bu tür turnuvalarda, altın değeri taşır diye düşünüyorum.

O bir kişi kim olabilirdi peki? Yıldıray'ın alınmaması çok tartışılıyor; bana da acayip geliyor doğrusu. Ama kadro bu şekilde kurulduysa, son adam olarak onu düşünmezdim de, meselâ Tümer'in yerine onu düşünürdüm. Yedek tutmak istememiş (Semih var nasıl olsa). Buna karşılık Halil ya da Gökhan Ünal, hatta bazılarına göre Hakan Şükür, bu kadronun, özellikle geriye düştüğü maçlarda, gole ihtiyaç duyarken çok arayacağı isimler olabilir. Onların özelliklerini taşıyan oyuncu yok zira, kadroda. Ama o özelliklere hiç ihtiyaç duymayacağımızı nereden bileceğiz?

Can Belge
NtvSpor

onaT

gökhan ünalı gördük moldova maçlarında mehmet topuzsuz sesi çıkmıyor.

hakan şükürün gelmemesi nimet zaten.

halilde 2yi 3 yapardı. onu yapamacak oyuncuda az.

yıldırayında ne işe yaradığını hala birisi net bir biçimde açıklamış değil.