Takım Olduk !

[erdinc1926]

Sezona Sinan Engin kriziyle başlayan Kara Kartal dış sahalarda başarılı skorlara imza attı ama derbilerde sınıfta kaldı Son anlarda kaleyi golcüsü Bobo'nun koruduğu Trabzonspor maçı ise Beşiktaş için oldukça özel bir anlam taşıyor.


Aslında sezona beklenenin tam aksine çalkantılarla girdi Kartal. Menajer Ali Gültiken'in Sheriff maçı sonrası görevden alınıp Sinan Engin'in gelmesi, hem tribünleri gerdi hem de Ertuğrul Sağlam'ın kafasını karıştırdı. Buna rağmen fikstürü moral vericiydi Beşiktaş'ın. Her şeyden önce son yıllarda lige kendi evinde başlamaya hasret kalan Beşiktaş yeni sezona İnönü'de Konyaspor maçıyla girmeyi bir avantaj kabul ediyordu, öyle de oldu. Şampiyonlar Ligi ön elemelerinde Sheriff engelini iyi futbolla geçen Kartal, Konyaspor'u tek golle yenerken, Ertuğrul hoca skor dışında oyuncularının kazanma iştahından memnun kalıyordu. Kasımpaşa'yı güçlükle devirdikten sonra kendisine ters gelen Gaziantep deplasmanında da üç puanı tek golle kurtaran Beşiktaş'ta keyifler yavaş yavaş yerine geliyordu. Sağlam, bu galibiyetin çok önemli olduğunun altını çizdikten sonra "En önemlisi rakibe hiç pozisyon vermediğiniz. Beni en çok bu mutlu etti" diyordu oyuncularına... İşler böyle iyi giderken, Şampiyonlar Ligi ön elemesinde Zürih maçı gelip çatmıştı. Genç teknik adam, oyuncularına bir hafta boyunca bu karşılaşmanın önemini anlattı. Ligdeki kayıpların telafisinin olabileceğini ama Zürih sınavı için aynı şeyin geçerli olmadığını söylemişti. Takım tek kelimeyle iyi motive olmuş ve Zürih'e karşı iyi futbolunu, Delgado'nun işbitiriciliğiyle süslemişti. Bu zaferin acısı ise üç gün sonra çıkacaktı, çıktı. Zürih karşılaşmasına üst düzeyde motive olan siyah-beyazlı futbolcular aynı şeyi Kayserispor'a karşı yapamıyorlardı. Sağlam'ın eski takımına karşı üstünlük sağlayamayan Beşiktaş bir puanla yetiniyordu.

HAKEM FACİASI
Bir hafta sonra Beşiktaş, başkent deplasmanında 75 dakika uyur-gezer gibi sahada dolaşıp son 15 dakikada rakip kaleyi baskı altına aldı. Bu 15 dakikalık futbol bile galibiyete yetiyordu ama ona da hakem izin vermedi. Maçın uzatma dakikalarında Tello'nun ortaladığı top kalecinin ellerinden sekip ağlara giderken hakem Vedat Yüksel, Nobre'nin topu elle kestiği gerekçesiyle Beşiktaş'ın üç puanına resmen kan doğruyordu. Lig yarasını Avrupa'da sarmak mümkün olabilirdi. Bu umutla Şampiyonlar Ligi ilk maçı için Marsilya deplasmanında giden Kartal, maçın büyük bölümünde kötü oynayıp pozisyon bulamamasına rağmen iyi mücadele etmiş ve rakibine de gol şansı vermemişti. Ancak bu krıtik karşılaşmada forma giymek durumunda kalan yeni transferlerden Diatta'nın kritik hataları, kötü gidişin Avrupa'da da sürmesine neden oldu. Beşiktaş bu maçta bir de kayıp veriyor ve Ricardinho ciddi şekilde sakatlanıyordu. Hemen belirtelim bu sakatlığın bir yansıması da Delgado'nun performansının artması şeklinde oldu. Çünkü Rico'suz Kartal'da Arjantinlinin sorumluluğu artmıştı ve o da bunun farkındaydı. İnönü'de Denizli engelini 3-2'yle geçen Beşiktaş'ın önünde şimdi zorlu bir randevu vardı; Galatasaray derbisi... Maç öncesi genel düşünce Beşiktaş'ın çift ön libero oynayıp Lincoln başta, Galatasaray'ın etkili orta sahasını devre dışı bırakacağı şeklindeydi. Ancak maça saatler kala Kalli, Lincoln ve Hakan Şükür'ü kadro dışı bırakınca hesaplar değişmeliydi. Beşiktaş artık daha cesur bir onbirle sahaya çıkabilir ve maçın patronu olabilirdi. Kartal'ın genç teknik adamı belki de sezon başından beri en önemli hatasını bu maça rakibi durdurmaya yönelik bir onbir çıkararak yapıyordu. Vasat bir futbol sergileyen Kartal önce hakem Selçuk Dereli'nin Arda'nın ayağından auta giden topu korner olarak değerlendirmesiyle şoke oldu, ardından kornerden gelen topta savunma yanlış yerleşince golü kalesinde gördü. Tello'nun muhteşem golüyle skoru dengelediği anda ise yine Dereli'nin yanlış bir kararı Galatasaray'a penaltı kazandırırken Beşiktaş'ın galibiyet umutlarını alıp götürüyordu. Derbi kaybettikten sonra en acil ihtiyacın üç puan olduğunu iyi bilen Sağlam, eski gücünden uzak görünse de Gençlerbirliği'nin tehlikeli bir rakip olduğuna dikkat çekip takımını bu maça hazırladı. Kartal, tek golle üç puanı aldığında Trabzon maçı öncesi moral bulmuş oluyordu.

PANTER BOBO!
Trabzonspor ile deplasmanda yapılan puan mücadelesi ise kolay kolay unutulmayacak karelerle dolup taşıyordu. Maçın ilk 6 dakikasında neredeyse hiçbir Beşiktaşlının ayağına top değmeden durum 2-0 olunca herkesin gardı düştü. Ancak ev sahibi takım deyim yerindeyse kazık fren yapıp skoru koruma telaşına düşünce Beşiktaş şoktan kurtulup soyunma odasına 2-2'yle gitmeyi başarmıştı. Bir sezon önce yine Avni Aker'de yaşanan film bu kez tersten izleniyordu adeta. Geçen sezon 2-0 öne geçen Kartal 3-2 yenilmişti, şimdi tarih tersine yazılıyor gibiydi. Geriden gelmenin verdiği motivasyonla sahaya çıkan Kartal, 3-2 öne geçtiğinde futbolcular da kazanacaklarına inanmaya başladılar ama yine hakem faktörü bir başka şekilde çıkıyordu Kartal'ın karşısına. Maçın 76. dakikasında Beşiktaş'ın milli kalecisi Rüştü ceza sahası dışında topa elle müdahale etmediği halde, hakemin pozisyonu bu şekilde değerlendirmesi nedeniyle oyun dışı kalıyordu. Beşiktaş üç oyuncu değiştirme hakkını kullandığı için kaleye de Bobo geçmek zorunda kalıyordu. Tıpkı 3 sezon önce Saracoğlu'da Pancu'nun panterleştiği maçı andırıyordu bu gelişmeler. Uzatmalar dahil son 12 dakikayı bir kişi eksik ve kalecisiz oynayan Beşiktaş'ta, tüm futbolcuların insanüstü gayreti ve yardımlaşması galibiyeti korumaya yetiyordu. Ertuğrul Sağlam'a göre bu maç Beşiktaş'ın takım olduğu maçtı. Futbolcularına, "İlk kez böylesine yardımlaştınız, taşlar yerine oturdu. Biz artık takım olduk. Bu maç, bunu kanıtladı" diyerek sevincini ve geleceğe dair inancını oyuncularıyla paylaşıyordu. Sağlam'ın deyimiyle takım olan Kartal bunu Liverpool karşısında da kanıtlıyor ve dev rakibini 2-1 yenerek büyük bir zafere imza atıyordu. Tıpkı Zürih maçı sonrası olduğu gibi Liverpool zaferinin bedeli de Büyükşehir Belediye maçında kaybedilen 2 puanla ödenirken, gözler Fenerbahçe derbisine çevrilmişti. Kadıköy'de Fenerbahçe önünde, iyi oynamasına ve net pozisyonlar kaçırmasına rağmen basit savunma hatalarıyla iki gol yiyen Kartal evine puansız döndü. Bu maçta Deivid ve Semih'in kırmızı kartlık hareketlerini es geçen hakem İsmet Arzuman, Beşiktaş'ın golle sonuçlanan atağını da faul gerekçesiyle kesince büyük tepki alıyordu. Liverpool hezimetini unutmak için İnönü'de Sivas önüne çıkan Kartal, taraftarının tepkisi nedeniyle sıkıntılı anlar yaşıyordu. Maç 1-1'ken Bobo'ya yapılan net penaltı hakem Bünyamin Gezer tarafından es geçilirken o atağın dönüşünde top, Sivas golü ve yenilginin habercisi olarak Beşiktaş ağlarına gidiyordu.

2-1'E ALIŞTILAR
Böylece Kartal ligde, puan cetvelinde kendisinin üstünde olan üç rakibine yani Fenerbahçe, Galatasaray ve Sivasspor'a aynı skorla (2-1) yenilmekten kurtulamıyordu. Bir sonraki hafta OFTAŞ'ın sayısız pozisyon kaçırdığı maçı Bobo'nun golüyle 1-0 kazanan Kartal, 14. haftada 7 eksikle çıktığı maçta, kendi sahasında Çaykur Rizespor'a 2 puan kaptırıp taraftarını bir kez daha kahretti. İlk yarının son üç haftasında Bursa ve Manisa deplasmanına çıkıp Ankaragücü'nü kendi sahasında ağırlayan Beşiktaş'ın 9 puan almasında vites yükselten ve kalitesini ortaya koyan Delgado'nun payı büyüktü. Beşiktaşlılar için özel önemi olan Bursa deplasmanında kazandıran golü atan Arjantinli, Ankaragücü maçının da yıldızıydı. İlk yarı boyunca hakem hatalarından canı yanan Kartal'ın, Manisa'da hakemin tartışmalı penaltı kararıyla beraberliği yakalayıp, daha sonra Bobo'nun golüyle kazanması ise ilk yarı sonuna ilginç bir nokta koyuyordu.
TURGAY DEMİR