Ana Menü

Ülkenin en uzagi, dostlugun en yakini...

Başlatan IL Capitano, Haziran 27, 2014, 20:41:09

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

IL Capitano


Uçak Iğdır Havaalanı’na yaklaştığında “Ben efsaneyim” diye bağıran bir dağ ile karşılaştık... Ağrı Dağı... Gerçekten de destanlara, kitaplara, filmlere konu olacak kadar heybetli bir dağdı karşımızdaki... İsminden dolayı Ağrı’da imiş gibi algılansa da büyük bölümü Iğdır’ın Aralık ilçesi sınırları içerisindedir Ağrı Dağı’nın...

Evet Aralık... Özellikle de Beşiktaşlılar’ın son 1 yılda ismini ziyadesiyle duyduğu Türkiye’nin en doğu noktası... 3 ülkeye sınır... Kuzeyi Ermenistan, Doğusu Nahcıvan, Güney’i İran... Aralık halkı da tam bir Türkiye motifi...

Hani “Siz nasılsanız, öyle yönetilirsiniz” diye bir düsturumuz vardır ya bizim, bu sözün hayat bulduğu yer Aralık. İnsanları çok güzel, çok sıcak, çok candan. Tabi bunun bir gereği olarak da çok güzel bir insan tarafından yönetiliyorlar. Aralık Kaymakamı Tolga Kamil Ersöz. Beşiktaşlılar’ın artık aşina olduğu bir isim... Sn. Kaymakam Ersöz, Beşiktaş Kongre Üyesi ve Iğdır Beşiktaşlılar Derneği Başkanı... İstanbul’da Serencebey Ofisinde misafir etmemizin üstünden daha 1 yıl geçmedi. Bir hayalim var diyerek Beşiktaş okullarından bahsetmesi, işe başlaması, yola koyulması ve işi tamamlaması 8-10 aylık bir süreçte oldu. Ortaya 2 tane Beşiktaş Köy Okulu çıktı.

“Beşiktaş Köy Okullarına Gider” tabelasını görüp tali yola döndüğümüzde Kaymakamlık, Beşiktaş Kongre Üyesi Huseyin Mican ve ülkenin dört bir yanındaki Beşiktaşlılar’ın katkılarıyla yaptırılan 2 şahaser duruyordu önümüzde. Mübalağa yapmıyorum, okulları ilk gördüğümde gidip duvarını öptüm. Anlatılacak bir duygu değildi. Ağrı Dağı gölgesinde dalgalanan Beşiktaş bayrakları ve 2 eğitim yuvası. Zaten o köylerin çocukları, büyükşehirlerdeki akranlarına oranla hayata epey bir dezavantajlı başlıyor. Bu okullar az ya da çok bu farkın bir nebze kapanması için imkan sağlayacak bu ülkenin güzel çocuklarına... Bu konuda Sayın Kaymakama ne kadar şükran sunsak az gelir. İlçe halkının kendisine gösterdiği teveccüh de zaten bir çok şeyin göstergesi... Kaymakamlık ekibindeki bir çoğu öğretmen olan arkadaşlara da ayrı bir parantez açmak lazım. hepsi canı gönülden çalışıyorlar...

Iğdır’da geçirdiğimiz 2 gün rüya gibiydi. Bizi havaalanından alıp, son gün uçağımıza teslim edene kadar bir saniye yanımızdan ayrılmayan Sevgili Murat Hasras’a ayrı bir parantez açmak gerekiyor... Ben ömrümde çok iyi insanlar tanıdım, gördüm ama Murat gibisine pek rastlamadım. Iğdır’ın merkezine bağlı Hakveyiş Köyü’nde ikamet ediyor. Kendisinin mütevazi bir marketi var, adı Kartal... Aynı zamanda Iğdır Beşiktaşlılar Derneği yöneticisi olan Murat Hasras, evinin 2 odasını siyah beyaza boyamış.. Çünkü burayı Beşiktaş Derneği yapacak. Bir çok işi bitmiş... Ailesi de en az kendisi kadar güzel insanlar. Anne, Dayı, Eş, yengeler ve dünya güzeli evlatları Burcu Naz... İki gün boyunca gösterdikleri yakınlık tarif edilir gibi değildi...

Yine bütün vakitlerini bizimle geçiren Oğuzhan ve Ömer Hoca’ya da ayrı teşekkür etmek lazım. İkisi de iyi Beşiktaşlı. Oğuzhan, 2 köy okulunun bahçe duvarlarındaki taşları tek tek siyah beyaza boyayan kardeşimiz... Ömer Hoca da sınavlarda öğrencilerine Beşiktaşlı futbolcuların hayatını soracak kadar Beşiktaşlı...

Aralık İlçesi, Kaymakam Tolga Kamil Ersöz göreve başladığından beri “4 Ülke 1 İlçe Festivali” yapıyor. Yemek yarışmalarına, konserlere şahitlik ettik. Sümer Ezgü’yü getirmişlerdi. Kaymakam Bey’in Eşi Elif Canan Tuncer Ersöz de Aralık’ın komşu ilçesi Karakoyunlu’nun kaymakamı. Festivalin bir benzeri Karakoyunlu’da da yapılıyor...

Aralık’ta ufuk turuna çıktık. 3 sınırı gezdik, İran, Nahçıvan taraflarına geçtik. Süreyya Çeşmesi’nden su içip , Ermenistan sınırındaki Aras Nehri’nde yüzen güzel çocuklarla sohbet ettik... Dağın eteğinde bir çay evinde kahvaltı ettik. Ahmet Amca’ya hangi takımlısın dedik “Vallahi ben takım bilmem ki, siz hangi takımlısınız” dedi. Beşiktaş deyince, “Ben de Beşiktaşlıyım” dedi. Kartal pozu verdi. 8 çocuğu varmış Ahmet Amca’nın... O da çok güzel bir insandı... İshak Paşa Sarayı, Ahmedi Hani Türbesi dünya gözüyle görülmesi gereken yerler imiş... Gördük...

Son gün Ağrı Dağı’nda Ahura denilen köye çıktık. Eski Ermeni yerleşimi ve tarihi Ermeni Mezarları mevcut... Köyün içinden Dağa doğru tırmanırken, evinin avlusundan bize doğru bakan birine el ettik. Kalktı yanımıza geldi, “Hoşgelmişseniz” dedi, sarıldı, çaya davet etti... O kadar içten... Mustafa 38 yaşındaymış. Köyde çobanlık yapıyormuş, 5 çocuğu var, en büyüğü 20 en küçüğü 10 yaşında. Eşini 3 yıl önce kaybetmiş. “Hem analık, hem babalık yapıyorum onlara” dedi. O anlattı biz dinledik. Sarıldık, bundan sonra da sarılmaya devam edeceğiz inşallah Mustafa’ya...

Aralık ziyareti bize bir çok şey öğretti. İyilik nedir, insanlık nedir, dostluk nedir, güzellik nedir... Bunların hayat bulduğu topraklar oralar... Dediğim gibi insanların Aralık’ta bir çok mensubiyeti var ama Hepsi de Ay-Yıldızlı bayramız gölgesinde sarmaş dolaş yaşıyorlar... Burada büyük paye ilçe kaymakamı Tolga Bey’e ait... Allah yolunu açık etsin... Bu ülkenin böyle güzel idarecilere her daim ihtiyacı var...

Ahura Köyü’nden, Iğdır Havaalanı’na doğru yola koyulduk... Aldığımız bir çok ders ile...

Ergin ASLAN



Un cavaliere non lascia mai una Signora !
Inadina Gülümse Hayata : Biz ATATÛRK Gencleriyiz !!!....

IL Capitano

Super insanlar. Super Besiktaslilar oldukca sirtimiz yere gelmez. Bu kadar karamsarligin icin de böyle muhtesem olaylar insani umutlandiriyor. [emoji106]


Un cavaliere non lascia mai una Signora !
Inadina Gülümse Hayata : Biz ATATÛRK Gencleriyiz !!!....