Schuster teşekkür etme !..

[Simurg]

 Sayın Schuster;
alınan futbolcular için Beşiktaş başkanına teşekkür edip duruyorsun, artık teşekkür etme, icraat yap!..
Çünkü o eski takımın; yıldızlar topluluğu Real Madrid gibi bir Beşiktaş hediye etti başkan sana..
Artık gazetelerde ikide bir başkana teşekkür edeceğine, ona ve Beşiktaş'a başarı ver..
Senin görevin budur !..

Beşiktaş'a şampiyonluk yaşatmalısın
Beşiktaş'a Avrupa'da yarı final oynatmalısın..
Beşiktaş'a Ziraat Türkiye Kupası'nda final oynatmalısın..
Bunları yaparsan zaten Beşiktaş başkanı sana teşekkür eder..
Esas olan da senin başkana teşekkür etmen değil, başkanın sana teşekkür etmesidir..
Futbol başarıdır, futbol devamlılıktır, futbol istikrardır..
Bunları göz önüne almanı ve ikinci yarıda ilk yarıdaki hatalarından arınmanı diliyorum..

BU KADRO KOLAY OLUŞMADI..
Şuanda Türkiye'nin en zengin, en kaliteli kadrosu hangi takımda?
Avrupa düzeyindeki Türk takımı hangisi?
Bu sorunun tartışmasız yanıtı bellidir; Beşiktaş..
Benim gibi eminim bütün sporseverler de böyle düşünüyordur..

Beşiktaş'ın kadrosuna baktığın zaman hepsi Avrupa'da başarıya koşmuş, Avrupa sahnesinde yer almış isimler..
Şampiyonlar Ligi ve UEFA'da kritik gollere imza atan oyuncular..
Çok değerli futbolcular..
Bence bunların Beşiktaş'ta toplanması da bir şanstır. Bölük pörçük bir Beşiktaş yok artık.. Portekiz grubundan 4 kişi, Türkiye grubu ve bunların dışında yine futbolda ekol olmuş ülkelerden oyuncular..
Ben Antalya'da Beşiktaş'ı yakından takip ediyorum ve etmeye devam edeceğim..
Schuster'i Antalya'da izleyeceğiz..
Takıma iyi kondisyon yükleyecek mi, iyi bir sistem yerleştirecek mi, bu kadrodan nasıl bir harman oluşturacak bakacağız..
Bunları iyi yaparsa bence Beşiktaş için 14 puanlık fark sorun değil.. Aynen başkanın bugün dediği gibi daha önce 11 puandan şampiyonluk hediye eden bu takım, şimdi bu hediyeyi geri alabilir.
Bu kadro kolay oluşmadı.. Bu kadronun oluşma nedeni de bu farkı kapatmaktır..
Ben de Beşiktaş'ın bu kadrosuyla ikinci yarıda 12 değil, en az 15 seri galibiyet alabileceğine inananların başındayım..
Takımı, futbolcusu, hocası, yöneticisi ve başkanı.. Bakıyorsunuz hepsi "kalite"..
Hepsinden de öte taraftarı muhteşem..
Geriye ne kalıyor ?.. Bunlardan oluşan bir "ziyafet"..
Koşan, coşan, taraftarına keyif veren bir Beşiktaş'ı alkışlamak için bekliyor bu taraftar..

KAPTANLIK KONUSUNA GELİNCE..
Beşiktaş'ta kaptanlık önemli değildir..
Zaten bir takımda kaptanı belirleyen kriter; "lider"liktir.
Beşiktaş'ta da lider olmak önemlidir.
Bence Guti Avrupa kupalarında Beşiktaş'ın lideri olmalıdır.
Lisanı ve deneyimi Avrupa maçları açısından çok önemli..
Orada kaptan çıkmasına da kimsenin laf edeceğine inanmıyorum..

Ancaak..
Türkiye'de ben her zaman İbrahim Üzülmez ve İbrahim Toraman'ın kaptan olmasını tavsiye ederim..
Takımın başında bir ağabey olarak bu isimler olmalıdır..
Çünkü Türk futbolcusu duygusaldır, içtendir, içten olan kaptanlarına da saygı duyar.
Ama yine söylüyorum; kim olursa olsun, lider önemlidir..
İyi bir lider diğer futbolcuları da zirveye götürür..
Takımda bu ayarda çok lider var..
Guti, Quaresma, İbrahim Üzülmez, İbrahim Toraman farketmez..
Hepsi bu görevi yerine getirir...

KUPAYI ES GEÇMEYİN..
Son olarak Türkiye Kupası'na da dikkat çekmek istiyorum..
Manisaspor'la 12 Ocak'ta oynayacak maçı Beşiktaş alacaktır ve Trabzonspor'la da finali oynayıp gruptan çıkacaktır. Kupanın da Beşiktaş için kazanılması gereken bir hedef olduğunu ve hafife alınmaması gerektiğini hatırlatıyor, sözlerimi Schuster'e mesajımı ileterek noktalıyorum..

Schuster;
Beşiktaş sana kadro anlamında "Avrupalı" olarak teslim edildi..
Sen de tekrar Şampiyonlar Ligi'ne gidecek bir "Avrupalı Beşiktaş" yaratmalısın..
Başkana teşekkür ancak bu şekilde edilir..

KARADENİZLİLER'E TEŞEKKÜR..
Şimdi de geçelim benim teşkkürlerime...

Dünyanın en güzel şeyi ödül almak ve ödüllendirmektir. Pazartesi günü Çırağan Otel'de Karadeniz Sivil Toplum Kuruluşu'n (STK) ödül töreni vardı. Burada Türkiye'nin önemli mevkilerinde başarılı olmuş sanatçılarına yazarlarına, çizerlerine, iş adamlarına ve milletvekillerine ödül verildi.

Bana da yazılarım ve yorumlarım nedeniyle yılın yazarı ödülünü layık görmüşler.
Anadolu insanı olmama rağmen Karadenizlilerin elinden öyle muhteşem bir ödül almak beni hem gururlandırdı hem de mutlu etti.

Benim gazetecilik yaşamımda en anlamlı ödüllerimden biri oldu. Çünkü futbolculuk ve spor yaşamım boyunca hatta yazarlık alanında çok ödüller aldım. En önemli ödüllerimin başında fair play adına aldığım ödül beni çok ama çok duygulandırmıştı.

İşte bu STK ödül beni en az fair play ödülünde olduğu kadar heyecanlandırdı. Ödül töreninde duygulu dakikalar, yaşamıma anlam kattı, şevk kattı.

Bir yanımda Orhan Gencebay diğer yanımda Şenol Güneş ilerde dünya markası Şenes Erzik, Kadir İnanır, bir çok milletvekili ve sanatçılar ödüllerimizi alırken hepimiz mutluluk sevgi kardeşlik sevincini ortak olarak yaşadık.

Türkiye'nin can damarı olan Karadeniz'den yükselen aydınlık, güneşlerine yükselen ışık veren tüm sivil toplum kuruluşları ve KASTOB Başkanı Hasan Ekşi, Komite Başkanı Cevdet Akay ve yönetimine bu ödülü bana layık görenlere sonsuz teşekkürlerimi iletirim. Ve ayrıca bu organizasyonda emeği gecen Arif Ekşi'yi de kutlarım.

ONUR ÖDÜLÜNÜN GURURUNU YAŞIYORUM
Karadenizliler'in bana yaşattığı bu mutluluğun ardından bir mutlu haber daha aldım..
Şanlıurfa'da 2010 yılı Ulusal Basın-Spor Onur Ödülü'nün de tarafıma verileceğini öğrenmem ayrı bir mutluluk yaşamama vesile oldu.

Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, 2010 yılı Ulusal Basın-Spor Onur Ödülü'nü bana layık görmüş. İnanın bu ödül de yaşamımın en büyük gurur anlarından biri olarak hafızamda yer edecek.

11 Ocak günü alacağım ödülün heyecanını şimdiden yaşamaktayım..
Tüm Şanlıurfa halkına, okurlarıma ve beni bu ödüle layık gören herkese teşekkür ediyorum..


Yazan: Hayri Ülgen

[Cem Goren]

beni ne pohpohluyosun kardeşim bana icraat göster.