Ana Menü

Cep to transfer [Nilay Yılmaz]

Başlatan akbaba71, Temmuz 24, 2008, 10:09:40

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

akbaba71

Baki Mercimek diyor ki; "Beni bugüne kadar bekletip, sadece telefon ederek kadroda düşünmediklerini bildirdiler. Bu bana yapılan bir saygısızlıktı. En azından yüz yüze oturup kararlarını açıklayabilirlerdi".
Fahri Tatan diyor ki; "Ne Beşiktaş'ın beni gönderdiğinden ne de Konyaspor'un beni transfer ettiğinden haberim vardı. Bu transfer gerçekleşmeden önce bana haber vermeleri ve benim görüşümü almaları gerekirdi Uçaktan indiğimde cep telefonuma, 'Fahri Tatan, Konyaspor ile 2 yıllık anlaşma sağladı' diye mesaj geldi".
Beşiktaş yönetimi kendi adına başarılı bir iş yapıp Fahri'nin, Konyaspor'a transferiyle kulübe 1 milyon 600 bin YTL kazandırırken, gene aşınmış bazı değerlerini kaybetmekte sakınca görmedi.
Futbol sanatından bihaber olmalarına rağmen sadece ve sadece paraları olduğu için o koltuklarda oturan ve kararları veren takım elbiseli adamlar...
Beşiktaş'ı yönetenler...
Kulübü değil krizi bile yönetme başarısı gösteremeyenler, kriz üretmedeki üstün performanslarıyla Beşiktaş'ı 3. sayfalardan alıp gazetelerin 1. sayfalarına taşımayı başardı.
Beşiktaş yönetiminin kriz yaratma maharetini elbette ki biliyorum; ama kulüp olmanın, tarihi bir değer olmanın ayrımına varamamışlığın bu derece başını çekeceklerini hiç beklemiyordum.
Futbolcularla yüz yüze görüşmek yerine teknolojinin nimetlerinden yararlanmak ve ilişkileri bir teşekkür dahi etmeden, bir el sıkışmadan bitirmek...
İnsani duyguların dibe vurduğu andır burası artık...
* * *
Taraftara şirin gözükmek için, sırf transfer yapmış olmak için 50'ye yakın gereksiz transfer yapanlar onlar...
Basına şirin gözükmek için Del Bosque'yi gönderip kulübü trilyonlarca zarara uğratanlar yine onlar...
Sinan Engin transfer sezonuna başlarken "Taraftarın takımda görmek istemediği futbolcularla ilişkimizi keseceğiz" demişti... Baki'nin dediği gibi "önce kendilerine baksınlar".
Taraftar bu yönetimi de, bu menaceri de istemiyor.
İki kaptan kavga etmiş. Olay basına yansıyınca kıyameti koparan, haberi yapan muhabirleri antrenmanlara almamakla tehdit eden Bay Menacer, aniden ahlak polisi kesilmiş, oyuncuları kamptan göndermişti.
Sonra 5'e 2 oyla, kulübü 4 yılda borç batağına sokan takım elbiseli adamlar kaptanların satışına karar vermişti. Ama nasıl bir anlayışsa bu, satışa koyduğu futbolcular üzerinde hala yaptırımları olacağını sanan yöneticiler, kaptanlara bir de 150 bin YTL para cezası vermişti. Satışa koyulan oyuncu niye para cezası ödesin ki? Muhtemel ki İbrahimlerin alacaklarını vermemek için böyle bir çare bulmuş yöneticiler...
Aynı kavgayı yeni kaptanlar yapsa yine aynı kararı alabilecek mi, güçleri sadece yerli oyunculara yetenler?..
* * *
Oysa kendilerinin ortaya koydukları performans ortadadır...
Bazı kararlar alıp, sözünün arkasında durmamak kavga etmekten çok daha hafif bir suç mudur?
Ne demişti yöneticileriyle karar alıp deklare eden Yıldırım Demirören?.. "Sahaya PAF takımla çıkacağız. Bu kesin kararımızdır. Taraftarımızdan da, Sivasspor maçına gelmemelerini rica ediyoruz. Beşiktaş'ın sponsorları da isterlerse desteklerini çekebilirler". Ve tabii yanındaki ligden çekilme tehdidi promosyonuyla birlikte...
Bu aldıkları kararı uygulayamayan ve yönetme becerisi, değerler, etik diye tabir edilen her şeyi yerle bir eden yöneticilerin 5'e 2 oy çokluğuyla istifa etmeleri gerekiyordu oysa...
Ne diyor Sinan Engin; "Beşiktaş ilkeleri doğrultusunda bizim için her şeyden önemli olan iyi ve örnek insan olmaktır. Futbolculuk bu kriterlerden sonra gelir". Vakti zamanında bulunduğu yerin önemini unutup, yeraltı dünyasının "menajerliğine" soyunarak, Beşiktaş'ın alnında kocaman bir "imaj" yarası açan ve hala davası süren Bay Menacer bahsediyor örnek insan olmaktan... Ve ekliyor örnek insan; "Burası dingonun ahırı değil".
Menacer Sinan Engin kendinden başka herkesi harcayabilecek kadar gözü kara olduğunu gösteriyor...
"Tarihte bir virgül kadar değersiz sıkıcı takım elbiseli adamlar" ise yönettiklerini sandıkları kulübün tarihini, değerlerini ve geleceğe bırakacaklarını düşünmüyor.
Bu durumda sadece bin 600 kombine alan taraftara ise "Başın öne eğilmesin, aldırma Kartal aldırma" demek düşüyor herhalde...
Hangisi doğru?
Ertuğrul Sağlam Fahri Tatan'a demiş ki; "Benim de son anda haberim oldu". Oysa birkaç teknik direktöre sordum durum şöyle olurmuş... Hazırlık kampına giderken teknik kadro, takımda düşünmediği oyuncuların listesini yönetime verirmiş. Takımda düşünülmeyen oyuncular, transfer olacakları kulüp için hazırlanmak ve performanslarını sergilemek amacıyla kampa götürülürmüş. Yani; bir çeşit pazar...
Yani Ertuğrul Sağlam ya Fahri Tatan'ı -kibar şekliyle söyleyeyim- kandırmış ya da Ertuğrul Sağlam'dan habersiz bu takıma oyuncular gelip, gidiyor...
Birincisi doğruysa durum vahim. Sağlam Fahri Tatan'ı kandırmış...
Ancak!
İkincisi doğruysa durum daha da vahim...
Çünkü Ertuğrul Sağlam, Beşiktaş Kulübü Futbol Takımı'nın teknik direktörü olduğunu zannederek kendini kandırıyor...
http://schwarzadler.blogspot.com/

2008-2009 TSL Şampiyonu Beşiktaş

carlito1903

Son cümleyi okurken içim öyle bir acıyor ki anlatamam...

keskinli

son cümle benide cok etkiledi
görünende öyle zaten
Ölürüm Beşiktaşım,ZehirimSensin
Evvelim Sen Oldun,Ahirim Sensin

akbaba71

Cep to transfer bize hiç yakışmıyor adam gibi konuşmak bu kadar mı zor

Baki,Koray,Fahri en azından yüzlerine söyleyin.

Beşiktaşa uygun davranın biraz..
http://schwarzadler.blogspot.com/

2008-2009 TSL Şampiyonu Beşiktaş

saldır beşiktaş

son cümle o kadar açıklaycıki şu anki durumu net bi şekilde ortaya koyuyor
"Kariyerim boyunca 9000'den fazla başarısız atış yaptım, 300'den fazla oyun kaybettim, 26 kez oyun kazandıracak atışı ıskaladım. Çabaladıkça başarısız oldum, başarısız oldukça çabaladım. İşte başarımın sırrı." Michael Jordan

carlito1903

Futbolcular bi takıma giderken daha önce o takımda oynamış olan tanıdığı topçulardan bilgi alırlar, şimdi bize gelecek bi topçu Koray'ı arasa, Fahri'yi arasa, Ricardinho'yu arasa, Del Bosque'yi arasa... ne derler acaba hakkımızda ?

Saygı duyulan bi takımken herkesin nefretle baktığı bi takım olduk...

Kralkartal21

E.Sağlam ağırlığını koyamıyor bu kesin..

Ve bu sözde gayet açıklıyor bunu..


Ertuğrul Sağlam, Beşiktaş Kulübü Futbol Takımı'nın teknik direktörü olduğunu zannederek kendini kandırıyor...
Kalbimizde Renklerin Bitmese de Dertlerin Doyamam Doyamam Sana..

NoPasaran

1,6 milyon ytl mi  :o :o

O kadar kazanç varmı ya ..

Aşk bu Aşk !

volkanca.net

Simurg

sağlam ilerde çook iyi olabilir ama şimdi takıma yetmiyor malesef ben bunu en başta dedim ;)
malesef olucak deyip elimizde adam biriktiriyoruz

BEŞİKTAŞK



Kahrolsun uyuyunca geçmeyen bazı şeyler..

carsi52

Alıntı yapılan: carlito1903 - Temmuz 24, 2008, 10:15:33
Son cümleyi okurken içim öyle bir acıyor ki anlatamam...

Benimde öyLe ama o son cümLe gerçektende doğru..
Bölünür senin için uykular!