Ana Menü

Michael Skippe

Başlatan NoPasaran, Haziran 13, 2008, 10:52:31

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

NoPasaran

Galatasaray'ın yeni teknik direktörü genç Alman Michael Skibbe oldu. Leverkusen eşleşmesiyle hafiften tanıttı kendisini ülkeye, kenarda soğukkanlı duruşu ile dikkat çekmişti, saygı uyandırdı mı bilemem.




Sürpriz aday olarak gösteriliyordu Galatasaray'ın TD koltuğu için, 1+1 yıllık sözleşme imzalandı. İmzayı değerlendirirken bu 1+1'e dikkat etmek lazım, kulübün güvenini tam kazanamamış olsa da eldekilerin en iyisi olduğu için getirilmek zorunda kalınmış bir görüntü çiziyor. 2 yıllık sözleşme yapmak ve 1 yılını opsiyona kurban vermek bunun göstergesi. Transferin ardında Feldkamp'ın parmağı vardır diye düşünüyorum. Takımda belli bir Alman ekolü oturtuldu, eskiler ayıklandı, nispeten genç bir ekip ortaya çıktı, kariyerinin büyük bölümünde gençlerle haşır neşir olan bir TD de alındı.


***
Skibbe'nin GS Yönetim Kurulu'ndaki karşıtlarıyla birlikte taraftar nezdinde de ciddi sorunları olacak sanırım. Kariyerinde ciddi bir başarısı yok, istikrar da bu ülkede iş yapmıyor malum.
***
22 yaşında Schalke genç takımının başına geçmiş sakatlıklardan muzdarip oyuncu olarak başlıyor Skibbe'nin hikayesi. Dortmund'un genç takımı, 2. takımı derken 32 yaşında da Dortmund'un başında. Galatasaray'ın UEFA yolunda çeyrek finalde elediği Borusia'nın başında o sezon Skibe vardı ancak çeyrek finali göremeden ayrıldı, belirtmekte fayda var. Sonrasında Völler'in yardımcılığını yaptı, kısa bir süre Alman Federasyonu nezdinde genç takımla ilgilendi ve 2005'te Leverkusen'e esas adam olarak imza attı. (bu geçişte aslan payı Völler'in diyenler çoğunlukta.) 2007-2008 sezonu sonunda da takımla ilişkisi kesildi. Fenerbahçe - Zico ilişkisine benzer bir ilişki yaşadı Leverkusen'le. İyi işler yaptı ancak somut bir sonuç elde edemedi. Tazelenme ihtiyacı hissedildi hem takım hem de hoca nezdinde, öyle de yaptılar. Skibbe ile yollar ayrıldı.




Skibbe'nin takımı, kensinin görevde kaldığı 3 sezonda da ortalamanın üstünde bir profil çizdi Bundesliga'da ve her sezon UEFA biletini rahatlıkla aldı. 2005-2006'da gruplara kalamadan ilk turda elenseler de sonraki iki sezonda çeyrek finale kadar gittiler. İstikar açısından bu kısmı dikkate almak yeterli, beraberinde getireceği bir diğer haslet de sistem...
***
Skibbe'nin oyun anlayışı moderniteyi yakalamış bir profil çiziyor. Terim'in 15 günde milli takıma adapte etmeye çalıştığı sistemi uygulatıyordu Leverkusen'e. İleri uçta pivot görevi de görebilecek agresif tek forvet kanatlarda iki hızlı hücumcu, ortadan destek verecek AMC özelliklerini de bulunduran 2 ofansif oyuncu daha. Toplamda 5 kişilik bir hücum ekibi var yani. Genellikle Schneider, Barbarez, Kiessling, Barnetta ve Gekas'tan oluştu bu ekip. Arkalarında sağlam bir DMC ve klasik 4'lü defans. Ortadaki 3 oyuncu (AMC ve DMC'lerden kurulu) üzerinde oluyor oyuncu değişiklikleri. Maçın durumuna göre orta sahadaki oyuncuların karakteri de değişiyor.
***
Galatasaray'ın geçtiğimiz sezon UEFA Kupası'nda Leverkusen ile oynadığı maçlara bakarak Skibbe'nin sistemini analiz etmek biraz mümkün. Ali Sami Yen'de 0-0 biten ilk maçta Barnetta, Kiebling ve Barbarez vardı hücum hattında. Schneider defansif bir oyunla sahadaydı, diğer iki orta saha oyuncusu da defansta da rahatlıkla oynaybilen defansif orta saha oyuncusu Vidal ile yine defansif özellikleri ön planda olan Rolfes. Oyuncu değişiklikleri de orta sahadaki 3'lüden 2'sinin çıkması ile gerçekleşti. Schneider ve Vidal'in yerine yine aynı mevkinin oyuncuları Freier ve Schwegler oyuna dahil oldular. Sistem üzerinde bir oynama yok, beraberlik alıp eve dönmek isteyen Leverkusen istediğini alıp gitti böylelikle.




İkinci maçta Leverkusen'in 5-1'lik galibiyeti var. Gollerin 3'ü ilk 20 dakikada ve Galatasaray'ın golü 5-0'dan sonra gelen bir penaltı ile yazılıyor. Kadroya yine bakacak olursak; orta saha - ofans hattında tek değişiklik Rolfes - Sarpei arasında olmuş. Diğer 5 oyuncu aynı ancak Schneider arkada değil de önde oynuyor, AMC formatında ve atakları başlatan oyuncu konumunda. Barbarez ve Kiebling de forvette daha fazla bulunuyorlar. Maçın ikinci yarısında gelen değişikliklerde de skoru korumak değil oyun felsefesini sürdürmek ön planda. Gekas, Dum ve Schwegler oyuna giren oyuncular.
***
Skibbe, Ferguson'un CL'yi kazandığı sistemle oynuyor. Spaletti'ye göre en İtalyan sistem, Ferguson'a göre en komple sistem. (Ben Fergie'nin tarafındayım) 3'lü ve birbirlerine back-up olabilecek forvet yapısı, 3 kişiyle domine edilen, beklerle birlikte 5'e çıkan orta alan kurgusu ve 2 sert savunmacı. Galatasaray'ın kadro yapısı bu sisteme fazlasıyla uygun. Fenerbahçe camiasının tahammül edemediği Zicovari bir yaklaşım olacak gerçi Skibbe yaklaşımı ama tahammül edilebildiği takdirde orta vadede iyi sonuçlar verebilir. Erken karşılaşılabilecek CL sorunu, sistem uyumsuzluğu gibi konular baş ağrıtırsa opsiyona gerek kalmadan ilk sezonda ipler de kopabilir. Bekleyip göreceğiz. Futbol kazanırsa güzel olur...


Alıntı
Aşk bu Aşk !

volkanca.net

ilhan mansız_melis

bu adam daha çok genç ama inşallah gs'de başarısız olur
28 Mayıs 1994 tarihinde "Kızlar futboldan anlamaz" sözüne tepki olarak doğdum.