Éric Cantona

[Onur*]

Éric Daniel Pierre Cantona, (d. 24 Mayıs 1966 - Marsilya, Fransa) Fransız futbolunun ve Manchester United'ın unutulmaz futbolcularından.

Aktif futbol yaşantısını da tamamladığı Manchester United'da beş sezonda 4 Premier Lig şampiyonluğu kazandı. Ayrıca takımının iki kez İngiltere Lig Kupası ve 2 kez de FA Cup başarısında büyük rolü oldu. Sahadaki futbolu kadar davranışları ile de dikkati çeken orta saha oyuncusu 2001 yılında United taraftarları tarafından yüzyılın en başarılı futbolcusu seçildi ve kendisine "Eric the King" (Kral Eric) lakabı verildi.

Formasının yakasını kaldırarak oynaması, kendisine has özelliğidir.

Cantona, 1987 - 1994 yılları arasında Fransa Milli Futbol Takımı formasını 43 kez giymiş ve 19 gol atmıştır.

Kariyeri:

1983-1985 AJ Auxerre ---
1985-1986 FC Martigues ---
1986-1988 AJ Auxerre 82 (23)
1988-1989 Olympique de Marseille ---
1989 FC Girondins de Bordeaux 11 (6)
1989-1990 Montpellier HSC 33 (10)
1990-1991 Olympique de Marseille 40 (13)
1991 Nîmes Olympique 16 (2)
1992 Leeds United 28 (9)
1992-1997 Manchester United 144 (64)

Not: Takımları yanındaki sayı toplam oynadığı maçı, parantez içindeki sayı ise attığı golü göstermektedir.

Başarıları:

Fransa üçüncü lig şampiyonluğu: 1984, AJ Auxerre ile
2 kez Ligue 1 şampiyonluğu: 1989, 1991 Olympique de Marseille ile.
1 Fransa kupası şampiyonluğu: 1990, Montpellier ile.
5 Premier League şampiyonluğu: 1992 Leeds United ile ve 1993, 1994, 1996, 1997 yıllarında Manchester United ile.
4 Community Shield: 1992 Leeds United ile ve 1993, 1994, 1996 yıllarında Manchester United ile.
2 İngiltere Lig Kupası: 1994, 1996 con el Manchester United ile.

Sanat Kariyeri:

Futbol sahası dışında da farklı bir stili olan Cantona, futbol oynadığı dönemde dahi kendine ait tiyatro grubunda oyunlara çıkardı. Futbolu bıraktıktan pek çok reklamda ve sinema filmlerinde rol almaya başladı. 2006 FIFA Dünya Kupası öncesi spor markası Nike'în öncülüğünü yaptığı "Joga Bonito" (Portekizce: Güzel oyna) kampanyasının reklamlarında sözcü olarak görev aldı.

Filmografisi:

Le bonheur est dans le pré - 1995
Eleven Men Against Eleven - 1995
Elizabeth - 1998
Mookie - 1998
Les enfants du marais - 1999
La grande vie! - 2001
L'Outremangeur - 2003
La vie est à nous - 2005
Une belle histoire - 2005

wikipedia.org

----------------------------------------------------------

2001 yılında United taraftarları tarafından yüz yılın en başarılı futbolcusu seçilen ve "Eric the King" (Kral Eric) lakabı takıldı.

Nadir entellektüel futbolculardan.
Deplasmanlara giderken walkmani ile klasik müzik dinleyip kitap okuyan adam.
Bakmayın adamın uçan tekme attığına, ırkçı laf etmiş o herif.

"Oyunu güzel kılan prestir." mottosuyla hem oyunculuğunu, hem de kişiliğini özetlemiş baron futbolcu.

"Öldükten sonra bedenimi yakın, küllerini de Old Trafford' serpin." diyerek Manchester United'a sevgisini bir kez daha göstermiştir.

*yakasını kaldırmasıyla insanların kafasında yer edinen futbolcu. şu şekilde diyaloglara malzeme olur:
-ooo abi kantona yapmışız?
-teşekkürler.

Attığı bir gol sonrası koşarak saha kenarında duran Nike reklam panosuna çift tekme atıp sırt üstü uzanarak sevinç gösterisinde bulunmuş, daha sonra bu gösterisi gizli reklama girdiği gerekçe gösterilerek 1500 sterlin para cezasına çarptırılmıştır.

Oynadığı dönemlerde özellikle yumuşak bilek hareketleriyle her futbolseverin ağzının suyunu akıttığı bir futbol neferi.

Manchester United'e gelmeden oynadığı Leeds United takımında ayak tarak kemiğinin kırık olmasına rağmen 6 ay top koşturmuş bir kişidir. Arızalıdır.

"Eğer futbol bir dün olsaydı Eric Cantona tanrı olurdu" derler...

saç, sakal herşey yakışıyor bu adama..

Gösterişli, genellikle kavga çıkarmaya meyilli, yetenekli ve muhteşem bir takım oyuncusu..
Cantona bu özelliklerin hepsine hatta daha fazlasına sahipti gayet garip bir şekilde belkide onu bu kadar etkileyici bir futbolcu yapan şey bu birbiriyle uyuşmayan özellikleri bir arada barındırmasıydı.

Manchester United'ın yenilmez orduları tüm rakiplerini saf dışı edip, ada üzerinde mutlak hakimiyet sağlarken başlarında yeni çağın Napolyon'u bu yetenekli adam vardı. Napolyon gibi bir fiziğe sahip değildi, kodum mu oturturum edasıyla dolaşırdı yeşil çimlerde korkusuzca..
Kimse onun korktuğuna şahit olmadı zaten, ne futbol federasyonu, ne hakemler, ne de kasap defans oyuncuları, onu bildiği yoldan geri çeviremedi.

Futbolu erken bırakması bile hayatında herşeyi mükemmel yapmak istediğini bizlere gösteriyordu. Zirvedeyken bıraktı ve futbol tarihine (ve futbolseverlerin kalplerine) bir efsane olarak yerleşti tanrının şeytan oğlu...

Dünyaya gelmiş geçmiş en karizma futbolculardandır.
Kariyeri agresifliğinden dolayı aldığı cezalarla dolu olsa da müthiş performansı ve karizması bu hatalarını herkese unutturmuştur. Crystal Palace maçında attığı uçan tekme de en usta karatecilere taş çıkaracak cinstendir.

Bu yaramaz adam için en güzel söz belki de L'pool teknik direktörü söylemiştir. ;

"O bir adadır.. Ama özgürlük, iyilik ve gurur adası...."

Sunday Times gazetesi tarafından "Dünyanın en huysuz 10 futbolcusu" sıralamasında 1. olan karizmatik futbolcu.

İngilizlerin "1966 İngiliz futbolu için çok önemli bir yıldı. Çünkü o yıl Eric Cantona doğdu." sözleryile hayranlıklarını gösterdiği oyuncu..

Herif haksız olduğunda hiç itiraz etmezdi. Kendine faul yapılmadığı halde, penaltı yaptırmaya çalışmazdı... Eliyle gol atmazdı... Kavgacıydı ama, haklı olduğunda... Cantona karizması budur... Haklının yanında, haksızın karşısında...

7 numarayı karizmatik yapan ve değerli kılan oyuncudur. Kendie büyük bir hayran kitlesi yaratmıştır. Bunların arasında daha minik takımlarda oynayıp ille de 7 numara diye tutturan aldığı 7 numara formayla ortalığı birbirine katan veletler ortaya çıkmıştır Eric Cantona sayesinde.

Premier League'de ilk hattrick yapan futbolcudur kendisi... 15 ağustos 1992'de Leeds United formasıyla Tottenham ağlarını üç kez havalandırarak istatistik kitaplarında yerini almıştır...

26 seneden beri şampiyon olamayan Manchester'ı şampiyonluğa taşıdığı söylenen ilah...

Reklamının birinde söylediklerini türkçeye çevirmek gerekirse; "Güzel oynayın, adam olun; ciğerimi yiyin. Yoksa aklınızı alırım"..
sakal da pek yakışmış. şivesine kurban olduğum..

reklam filmlerinde izledikten sonra, biz de mi yaşlanınca bu kadar değişicez diye düşündürten, yüzlerde kocaman bir gülümseme bırakan, dik yakalı dik kafalı hırçın bir adam. karizması her daim tavandadır.

Rahmetli George Best "Onunla aynı takımda oynamak için gerekirse içkiyi bırakırım." tadında bir beyanda bulunmuştur. Karaciğer naklinden sonra son gaz alkole devam eden George Best bir böyle bir beyanda bulunabiliyorsa, Cantona'ya saygımız daha da artar elbette.

Kendisine gelmiş geçmiş en büyük Fransız futbolcu Zidane mı, yoksa Platini mi diye sorulduğunda "Hayır benim" demiştir.

Ben yalnış bir zamanda doğmuşum cidden.  Zaman bana göre değil çok. Haşa artislikten ya da ne bileyim şekilsellikten değil bu lafım. "ben 80 lere aitim" Şu dünyaya bilinçli bakmaya başladığım andan itibaren, gözümün, gönlümün gittiği ne varsa eskide kalmış oluyor hep. Çok güzel dediğim şarkıların bestecileri, söyleyenleri bu işleri bırakalı yıllar olmuş örneğin. Abi şunun tasarımı çok güzel bak ne kadar sade değil mi? dediğim ayakkabı 70 lerin 80 lerin modası oluyor. Okuduğum saymaca 2-3 kitap bile eskiden yazılmış, elim yeni yazılanlara gitmiyor bir türlü. Beğenemiyorum yeni şeyleri.

Cantona da bunlardan işte. Aynı o eskilerden. Canlı canlı izleyemediğim için, önünde Sharp arkasında 7 yazan o formadan bulamadığım için, ben başlamadan bitirdiği için üzülüyorum. Altı üstü topçu be... Şimdi onun formasnı taşıyan Ronaldo gibi hızlı ve estetik olmadığını biliyorum. Ama şunu da çok iyi biliyorum, hiç bir yıldızın gol attıktan sonra düşler tiyatrosunu öyle selamlayamayacağını. Hiçbirinden ter diye karizma akmadığını. Kalkık yakanın kimseye ona yakıştığı kadar yakışmadığını. Çok çok üstün futbol oynamalarına rağmen, baş rolü haketmediklerini. Sanatçı olmadıklarını.
Çok iyi biliyorum herhangi birinin dans etmediğini;

"İpler kurup kuleden kuleye, pencereden pencereye çiçek bezekleri. altın zincirler yıldızdan yıldıza. ve şimdi dans ediyorum."

[mdc]

Becky'nin yazdığı otobiyografisinde kendisinden sık ve hoşça bahsediliyor :)

Dik yakaları unutmak mümkünmü :)


ManU - Sunderland |  996
http://www.youtube.com/watch?v=wRHxjattf5E

[Onur*]

mümkün değil. ;) :)

[salvador]

dehset oyuncuydu

[Kralkartal21]

Fazla tanımam kendisini ama adını çok duydum.

[Onur*]

yukardaki bilgiler oku ve tanı ;)

[AsA]

Hey gidi mahaLLe macLari yiLLari akLima geLdi eric contana'yi okuuyunca Dehset bi oyuncuydu..

[Onur*]

mahalle maçlarında herkes Eric Cantona olurdu. :)

[AsA]

Biz'de kendi capimizda karizma yapicaz diye sirf onun gibi oLmak icin goLLer'den sonra sevinmezdik

[carlito1903]

Zamanında onun yüzünden az yakalarımızı kaldırıp top oynamadık :)

Çok çok sevdiğim bi futbolcu, efsane ya ne denir ki onun hakkında....

[KeePSaKe]

o son tekmesini unutamıyorum :)

[Guti ORÇ.]

Onun zamanında çok ufaktım ama çok severim Cantonayı...

[Kralkartal21]

Biz'de kendi capimizda karizma yapicaz diye sirf onun gibi oLmak icin goLLer'den sonra sevinmezdik

Öyle mi yapardı.En iyisi

[CR7]

filmini izleyin Looking For Eric.

bu adam EFSANE!

[IL Capitano]

o ha cantona eric cantona..

gollerden sonra tabiiki sevinirdi. Ferguson cok guvendi ve o da guvenini bosa cikarmadi.

Ooh! Aah! Cantona!