Kapatma Davası

[akbaba71]

Fenerbahçe maçının bitiş düdüğü ile birlikte Beşiktaş'ın şampiyonluk ümitleri İnönü'nün çimlerine gömüldü. Beşiktaş seyircisinin acısı o kadar taze ve büyük ki, kimi suçlayacağını kime sarılacağını şaşırmış durumda. Beşiktaş bu seneki durumuna, geçen senelerde olduğu gibi yine göz göre göre düştü. Bizde tek tek tüm suçluları, nedenleri ile beraber açıklıyoruz ve Beşiktaş camiası adına hepsi için  tek tek kapatma davasını açıyoruz!
 


YÖNETİM

Bir yönetim düşünün ki, geldiği günden bu yana en ufak bir başarısı olmasın, kulübe maddi veya manevi yönde bir katkısı olmasın, tesisleşme yönünde kulübe bir çivi bile çakmasın ama ısrarla Beşiktaş'ı yönetmeye devam etsin. İnsanın aklı almıyor ama Beşiktaş yönetimi yoluna bu şekilde ısrarla devam ediyor. Demirören ile beraber bu yola çıkan onlarca kişi, hatasını anlayıp bir şekilde bu yoldan çıktılar ama Demirören'de bu yönde bir işaret yok. Türkiye liginde takımın başına korkuluk koysanız, takımı da en kötü oyuncuları bile alsanız, üç büyükler dönüşümlü olarak şampiyon olur. Demirören başkanlığındaki Beşiktaş bunu bile başaramadı. Yönetimin bugüne kadar yaptıkları gafları ve bariz hataları buraya yazmıyorum bile çoğu zaman camiasını utandıran bir yönetim portresi çizdikleri için eğer Beşiktaş'ı gerçekten biraz seviyorlarsa, ligin son haftasında ceketlerini alıp gitmeleri lazım. Kulübe verdikleri söylenen o milyon dolarlar içinde otursunlar bir hesap yapsınlar, zaten hemen hepsi kendi komikliklerinden doğan tazminat bedellerini ya karşılar ya karşılamaz.

ERTUĞRUL HOCA(!)

Ertuğrul Sağlam'ın bu haftalarda iflas edeceğini sezonun ilk haftasından beri sürekli söyledik. Belli bir kesim okurlarım tarafından da ciddi eleştiriler gelmesine rağmen, Beşiktaş adına bildiğimiz tüm doğruları söyledik. Ertuğrul Sağlam'ın vizyonsuzluğu ve tecrübesizliği Beşiktaş'ı bugüne getiren ikinci önemli etkendir. Vizyonsuzluğunu anlamak için yedek kulübesine bakmanız yeterli, eğer bir takım şampiyonluk yarışında ise, siz gidip elinizdeki tüm alternatif silahları kadro dışına iterseniz, Fenerbahçe ve Belediye maçlarında olduğu gibi oyuna sokacak oyuncu bulamazsınız ve maçı seyretmek ile yetinip komik durumlara düşersiniz. Fenerbahçe maçını düşünüyorum, Beşiktaş 80. dakikada ikinci golü yemiş ve geriye düşmüş, uzatmalar ile beraber 18 dakika rakibini boğması gereken Beşiktaş, sahada ruh gibi dolaşıyor. Sahada ruh gibi olan takıma saha kenarından da Ertuğrul Hoca eşlik ediyor ve maçın bitmesini bekleniyor. Yazık çok yazık, geçen yazımızda söylemiştik, Beşiktaş önündeki iki maçtan 4 puan alırsa yarışta her şeye rağmen şanslı durumda olur demiştik, şimdi alın elinize ve bakın puan durumuna, sonrada boş boş geçirilen o son 18 dakikayı ve Ertuğrul Sağlam'ı düşünün.

OYUNCULAR

Futbol bir takım oyunudur, ne zaman bir ekip olursanız, o zaman başarıyı bir şekilde yakalarsınız. Beşiktaş futbol takımı yıllardır başarısız ama oyuncular hep bir şekilde paçasını kurtarıyor. Ya takımın başındaki hoca gidiyor ya da fatura sezon boyu bir iki maç oynayan oyunculara kesiliyor. Şimdi buradan açık şekilde söylüyorum, İbrahim Üzülmez'i ve Baki'yi örnek veriyorum, alın bu futbolcuları ve satış listesine koyun, fiyatlarını da çok ama çok cüzi bir rakam olarak belirleyin. Sonra beklemeye koyulun, size iddia ediyorum Turkcell Super Ligi'ni de geçiyorum, ikinci liglerden bile hiçbir takım bu oyunculara talip olmaz. Hiçbir normal futbol takımı bu oyuncuları kadrosunda görmek istemez. Tabi suç sadece bu oyuncularda değil, milli maçtan milli maça mesai yapan Gökhan Zan'dan tutun, kaleci diye alınan Hakan'a, Ülker'in reklâm güzeli Delgado'dan, PAF takımından genç yetenek diye gelen Mehmet Sedef'e kadar herkes suçlu.  Hiç birinin Beşiktaş zerre kadar umurunda değil. Sonuçta listede üçüncü sırada futbolcular var ama bu ekibi bir araya toplayan başta Ertuğrul Sağlam olmak üzere yine Beşiktaş yönetimidir, bunu da unutmayalım.

HAKEMLER VE HÂKİMLER

Son sezonlarda periyodik bir şekilde Beşiktaş hakemler tarafından kesilip biçiliyor. Şimdi burada oturup tek tek bu hataları sıralamayacağım ama lider olunan haftadan bugüne kadar geçen kısa süreyi alın elinize inceleyin, bakın bakalım neler olmuş.  Hakemler ve futbolun hâkimleri sahipsiz buldukları Beşiktaş'ı ezebildikleri kadar ezip, vitrine Fenerbahçe ve Galatarasay'ı koymaya çalışıyorlar. Tüm bunlar olurken de maalesef masaya yumruğunu vuracak bir Beşiktaş yönetimi çıkıp bu oyuna dur diyemiyor.

MEDYA

Bu başlık altındaki kastim, öncelikle Beşiktaş'ın medyadaki eli ayağı olan kalemlerdir. Yoksa zaten kendini aldığı emirlerin akışına bırakmış, reyting reyting diye yuvarlanıp duran futbol soytarıları değildir. Beşiktaş medyasının Beşiktaş'tan göz göre göre gasp edilen puanlara seyirci kalışından mı başlasam yoksa Beşiktaş'ın elide kalan ne kadar değer varsa onlara tek tek saldırmasından mı başlasam bilmiyorum. Önce Zago, sonra Ronaldo, Guinti, Sergen, İlhan  Mansız, Nouma, Cordoba, Carew derken şimdi sıra Bobo'ya geldi, sonra Tello'ya ve en sonunda da Holosko'ya  gelecek. Ben söylemiştim demekten nefret ediyorum ama Beşiktaş'da olayların akışı bu şekilde oluyor. Takıma faydalı ne kadar oyuncu varsa, ilk fırsatta ya suni bir gündem yaratılır ya da var olan bir konu fazlasıyla eşelenir ve amaca ulaşılır. Çoğu zamanında Beşiktaş forması giymiş bu kişilerin bu tutumunu anlamak imkansız ama herhalde ekmek yedikleri yerlerden aldıkları emirleri yerine getiren birer tetikçi olmuşlar.

Sonuçta bir sezon daha böyle geçti gitti. Beşiktaş'ın şampiyonluğu mucize gibi gözükse de, nerdeyse şampiyonluk kadar önemli olan ikincilik hedefi asla yabana atılmamalıdır. Yeni sezonda yeni bir başkan eşliğindeki (umarız) Beşiktaş, öncelikli olarak tecrübeli bir teknik adam önderliğinde özenle bir kadro kurmalıdır. Son dönemlerdeki gibi onlarca oyuncuyu gönderip, yerine onlarca oyuncu almaya gerek de yok, yeter ki kilit yerlere Beşiktaş'a yakışacak oyuncular alınsın. Yeter ki istensin, gerisi gelir...

Not:

Fenerbahçe maçı bitti ve maç biter bitmez Beşiktaş'a ceza gelsin mi gelmesin mi o konuşulur oldu. Kadıköy'de geçen hafta edilen sıra sıra küfürleri hiçbir yerde göremedik. Bu haftaki maçta, maç sırasında tribünlere şişe atan Fenerbahçe'li oyuncuların fotoğraflarını da göremedik, onların bu yüzden daha maçın ortalarında oyundan atılmasının gerektiğinin hiçbir yerde okuyamadık ama beyin travması geçiren(!), açık kalp ameliyatına girmesi gereken Alex'in çektiği büyük(!) acıları ve fotoğraflarını gördük, ama acı içinde kıvranırken bir anda sahaya dönüşünü sadece bizler gördük. Maç öncesi ve sonrası Fenerbahçe'li oyuncuların tribünlere yaptığı el kol hareketlerini sadece bizim gördüğümüz gibi. Neyse; Fenerbahçe'nin önünde çok önemli bir maç var, benim kendi fikrimi merak ediyorsanız hemen söyleyeyim, Lugano ve arkadaşları Beşiktaş'ı Avrupa'da ne kadar desteklemiş(!) ise, bende onları aynı şekilde destekliyorum ve başarılar diliyorum !!!

Eray Erdal
31.03.2008

[carlito1903]

Kapatma Davası başlığını görünce ne işi var bu konunun Beşiktaş bölümde dedim ;D

[Kralkartal21]

Aynen bende siyaset mi yapıyorlar diye düşündün.

[Delirdik]

Kinini kusmuş bi güzeL
bu kadar fazLa oLması bu haLde oLmamızLa eşdeğer maLesef.

[SercanBjk]

Yazılanlar doğru denecek kelime yok maalesef.