BJK Tv`nin Genel Yayın Yönetmeni Erhun Ateş, sandıklar sayılırken seçim sonrasında yapılacak ilk yenilikten bahsetti.
Haber1903`e açıklamalarda bulunan Erhun Ateş "Yıldırım Demirören`inseçimi kazanması halinde BJK TV yayın hayatına 19.03.2010 tarihindebaşlayacak. Kanalın başına da Tuğrul Yenidoğan getirilecek" dedi.
-HABER1903-
Yine eskisi gibi 24 saat saçma sapan reklamlar ve bil kazan gibi programları yayınlıcaklarsa hiç açmasınlar bence...
Tuğrul Yenidoğan yaparmi bilmiyorum ama yaparsa olumlu bir haraket olur.
isterse eskisi gibi olsun..
ben uydumda bjktv logosunu görmekten mutlu oluyor gurur duyuyorum..
sadece logo bile olsa kanalımız açılsın..
Alıntı yapılan: s.volkan - Şubat 01, 2010, 10:40:56
isterse eskisi gibi olsun..
ben uydumda bjktv logosunu görmekten mutlu oluyor gurur duyuyorum..
sadece logo bile olsa kanalımız açılsın..
tuğrul yeni doğan cemtvdeki spor programnı yapan adam mı
Alıntı yapılan: yenerr17 - Şubat 01, 2010, 13:13:27
tuğrul yeni doğan cemtvdeki spor programnı yapan adam mı
Evet.
nasil olacak T.Y yonetimi en cok elestirenlerden,
cark mi etti sorusu aklima geliyor..?
ama BJK TVye gecerse bu elestiriler yapilamaz,
buyuk katkisi olur TVye o ayri
bjk tv kendini eleştiren yayınlar yapıuyordu ya
Alıntı yapılan: s.volkan - Şubat 01, 2010, 17:03:54
bjk tv kendini eleştiren yayınlar yapıuyordu ya
:ahaha
valla öyle oldugunu dusunmek istemiyorum ama insallah bu Tugrul yenidoganda bazilari gibi dansöz cikmaz.
yd'i eleştiren tüm adamlar dönüş yapıyo bu ne biçim iş ya
Ya logo olucakta nolucak ki içinde doğru düzgün bir şeyler yoksa öyle kanal mı olur ? Sanki ürün tanıtma kanalı :D diğer rakip kanallar güzel seyler yayınlarken bizim saçma sapan programları ve reklamları göstermemiz çok kötü bir durum bence ben rahatsız oluyorum onları görünce...
Hayırlısı Olsun.
haber dogru mu degil mi kendisinden ogreniriz
besiktasin tv acmasi yanlistir
beceremeyip kapanmasi utanctir
bu utanci yasatanlari elestirenler,simdi onun yaninda olurlarsa gercek karakterlerini görürüz
Ahmet Erzurumlu ve Yeliz Güler sordu, Medyaspor Genel Yayın yönetmeni Tuğrul Yenidoğan merak edilen tüm konularda itirafta bulundu: *Daha önce Yıldırım Demirören için hem Medyaspor'da, hem de televizyondaki programlarınızda açıkça muhalefet ediyordunuz... Seçime birkaç ay kala bu tavrınızı neden sürdürmediniz?
Muhalefet etmek tanımlamasını kabul etmiyorum. Sadece eleştirel bir bakış açısıyla gazetecilik görevimi yapıyordum. Kimi eleştirirsiniz? Elbette ki iktidarları... Gidip de muhalefeti eleştirecek haliniz yok. Gerek internette, gerek gazetelerde yazdıklarımı, gerekse televizyon programlarımda dile getirdiklerimi hatırlayan hatırlar... Ben zamanında, çok saygı duyduğum Süleyman Seba'yı da o kadar fazla eleştirdim ki... Keza Serdar Bilgili'yi de en çok eleştiren gazeteci bendim. Elbette ki Yıldırım Demirören'i de eleştirdim... İcraat yapan hata da yapar. Bunları eleştirmek bizim görevimiz.
Seçime birkaç ay kala bu tavrımı neden mi sürdürmedim? Biliyorsunuz Yıldırım Demirören sınıf arkadaşım. Hatta sıra arkadaşım. 30 küsur senelik dostum. Murat Aksu ise akrabam... 2004 yılında Yıldırım Demirören'in listesine girmesi için sabah 4'e kadar beni yalvartan bir akrabam!
"Nasıl bir seçim tablosu istemezdiniz?" diye sorarsanız, işte böyle bir seçim tablosu istemezdim!
Murat Aksu ile adaylığını resmi olarak açıklamasından önce yaklaşık 6 saat baş başa konuştuk. Benimle tüm planlarını, duygu ve düşüncelerini açık açık paylaştı... Yıldırım Demirören ile de defalarca baş başa konuştuk... "Ben gazeteciyim, bir arkadaşımın, bir akrabamın benimle paylaştıklarını sır olarak kabul etmem, yazar çizerim!" mi deseydim? Kitlendim, kaldım. Kendimi zorunlu olarak susmak zorunda hissettim. Bahsettiğiniz 2 kişi, 3 yıl boyunca birlikte kulüp yönetmiş, her türlü sırrı paylaşmış iki eski dost. Seçim süresince, seçim yarışının getirdiği negatif etkilerle kamuoyu önünde kavga mı etselerdi? Bundan kim kazançlı çıkardı ki?
Murat Aksu'yu başkan adaylığı konusunda ikna eden Kaan Ark benim eski iş ortağım ve arkadaşım. Onun hakkında da bir sürü saçma sapan yazılar çıktı. Yok Serdar Bilgili'nin danışmanıymış, yok 2002 kongresini o yönetmiş. Kaan Ark bırakın 2002 kongresini yönetmeyi, 2002 kongresine gelmedi bile... Gidin hazirun cetveline bakın. Kaan Ark Beşiktaş kulübüne Serdar Bilgili vasıtasıyla değil, İbrahim Altınsay vasıtasıyla girdi. Kaan Ark Serdar Bilgili'yi sevmez, Bilgili Kaan Ark'ı hiç sevmez. Benim tanıdığım Kaan, Aziz Yıldırım'a danışmanlık yapar da, Bilgili'ye yapmaz!
Daha önceki röportajlarımda da belirtmiştim. Açık söyleyeyim, benim Yıldırım Demirören'e karşı zaafım var. Kaç tane 30 küsur senelik arkadaşınız var? Bir düşünün... Yıllara dayanan bir dostluktan bahsediyoruz. Ne olursa olsun, onun kötü olmasını isteyebilir misiniz? Hele zor zamanında? Üstelik nasıl bir Beşiktaş sevdalısı olduğunu biliyorsanız... Ve o Beşiktaş sevdalısı başka Beşiktaşlılardan küfür yiyorsa...
Kongre sürecinde tek yaptığım karşılıklı yanlış anlaşılmaların önüne geçmeye çabalamaktı. Gerek mali, gerek seçim kongrelerinin olaysız, Beşiktaş'a yaraşır centilmenlikte geçmesi için elimden geleni yapmaktı. Mali kongrede, kulis arkasında Demirören ve Aksu gözlerden uzak tam 6 kez bir araya geldiler. Her seferinde yanlarında ben de vardım. Birçok şeye birlikte karar verip kongre havasını yumuşattılar. Kötü mü oldu? Her ikisine de bir Beşiktaşlı olarak minnettarım.
Böyle kongrelerde arada laf taşıyan, olmadık iddialarda bulunup ortalığı geren birçok sinyalci peyda olur. Örneğin seçim kongresinde birileri "Yıldırım Demirören sandıklar kapandıktan sonra dışarı çıktı, bir daha içeri giremez, Murat Aksu'nun adamları onu içeri sokmayacak!" şeklinde bir iddia uçurdular. Başkan Demirören'in kulağına gitmiş. Beni aradı. Hemen Murat Aksu ile konuştum, daha sonra haberleştiler ve böyle saçma bir dedikodunun birlikte önüne geçtiler... Kısacası her iki kongre de olaysız geçtiyse, iki başkan adayının son derece olgun davranışları ve karşılıklı diyaloglarını hiç kesmeden uzlaşıları sayesinde oldu...
*Medyaspor'u Beşiktaş seçimleri için menfaatiniz doğrultusunda kullandınız mı?
Evet, kullandım. "Medyaspor'un 700 oyu var!" diyerek başkan adaylarıyla pazarlık masasına oturdum. Ahmet Erzurumlu ve Yeliz Güler'i divan kurulu listesine aday göstererek Medyaspor'da boy boy fotoğraflarını yayınladım. Eray Aydemir'i 2 nolu, Oğuz Yenihayat'ı 15 nolu sandık görevlisi yaptım. Yıldırım Demirören'in oylarına bekçilik ettiler.
Seçim süresince bir başkan adayının borazancılığına soyundum. Yazdım, çizdim, Milli Güvenlik kurulu bildirileri gibi tek taraflı bildiriler yayınladım... Eleştiri, küfür... ne varsa ettim! Seçim bürolarında sabahladım... Şimdi de parsayı topluyorum. Yeni bir 4x4 otomobil + boğaz kıyısında bir yalı satın aldım. Ben böyle bir menfaat sağladım. Artık kirliyim... Yaz aylarında yeni yalımdan boğazın serin sularına atlayarak temizlenmeyi düşünüyorum.
Yahu Ahmet, sen de biliyorsun, koca seçim sürecinde, seçimle ilgili toplam 2-3 haber yazdım. Biri Bayram Yağcı ile ilgiliydi, diğeri Süleyman Eren ile... Bir de Murat Aksu'nun listesini "yeter artık bildiğini yazmamak, habire haber atlamak!" diye isyan ettiğim bir anda herkesten önce haber yaptım... O kadar... Diğer tüm haberleri sizler yazdınız. "Ne görüyorsanız, onu yazın. Neyin haber değeri varsa onu manşete taşıyın, bana sormayın!" demedim mi?
Türkiye'nin siyasi gerçeğini anlatan "Canım Sıkılıyor" diye yazı yazıyorum, adam Beşiktaş seçimleri hakkında yazdım zannediyor. "Okyanus ötesi tahtakurusu" derken neden bahsettiğimi anlamaktan aciz. Ben ne yapayım?
*Medyaspor'u neden bırakıyorsunuz?
Beşiktaşlının sesi olacak, her Beşiktaşlı'nın gurur duyacağı, Beşiktaş sevgisini paylaşacağı bir televizyonu yeniden kurmak ve hayata geçirmek için...
Medyaspor benim, sizin, hepinizin çocuğu... Gönlümün bir bölümünü burada bırakacağım. Ancak hem gazeteciliğine hem de adamlığına sonuna kadar güvendiğim Ahmet Erzurumlu yönetiminde bir Medyaspor'un beni aratmayacağına adım kadar eminim.
Elbette bu çok zor bir karar... Haluk Ulusoy en zor anlarımda benim hep yanımda oldu. Ondan o kadar çok şey öğrendim ki... Ben futbolu başka bir şey zannediyordum, öyle olmadığını öğrendim....
Haluk ağabey ülkede her şeyi ele geçirmeden durmayan o güce karşı öylesine onurlu, öylesine zor bir mücadele verdi ki... Düşünsenize, devletin bakanı 38 kere aleyhinize demeç verecek, her türlü güç karşınızda ittifak edip birleşecek ve siz dimdik ayakta durmaya devam edecek, direneceksiniz. Kolay değil... Bir iş adamı için hiç kolay değil... Şimdilerde bademcik ameliyatı olmak zorunda kalsak, ağzımızı açamadığımızdan başka bir tarafımızdan neşter attıracak durumdaki biz medya mensupları bu onurlu duruşu anlatamadık, anlatamıyoruz... Ama gün ola harman ola... Anlatabileceğimiz zamanlar da gelecek elbette...
Ömrümün sonuna kadar Haluk Ulusoy benim ağabeyim, Saffet Ulusoy benim kardeşim olarak kalacaktır... Saffet Ulusoy'un önümüzdeki dönemlerde Galatasaray kulübünden başlayarak Türk futboluna vereceği hizmetleri gördükçe ben de en az Haluk Ulusoy kadar gururlanacağım.
*Seçim öncesinde Yıldırım Demirören'in lehine, Murat Aksu'nun aleyhine çalıştınız mı?
Bir bildiği olan varsa sana mail atsın veya telefon açsın, sen de yayınla beni rezil et Ahmet! Yani bir bildiği derken, bana sordukları halde veya bana sormadıkları halde "şuna oy atın!" diye konuştuğum herhangi biri varsa...
*Yıldırım Demirören ile seçim öncesinde bir pazarlık yaptınız mı?
Yaptım. "Kongreyi bir hafta öncesine 24 Ocak'a alalım, diz boyu kar olacak, anca 100 kişi gelir, arada ben de başkan yardımcısı olurum" dedim... Kabul etmedi... Çok sıkı pazarlık yapıyor.
*Yıldırım Demirören'in başkan olmasıyla BJK TV'nin başına geçme kararınız arasında bir bağlantı var mı?
Yıldırım Demirören'le seçimden yaklaşık 20-25 gün önce bu konuyu konuştuk. Ertesi gün Murat Aksu ile de baş başa konuştuk. Her ikisi de aynı doğrultuda düşündüklerini ifade ettiler. Hatta Murat Aksu benimle konuşmasından ve sözlü anlaşmadan sonra verdiği gazete demeçlerinin ve televizyon röportajlarının içine "BJK-TV'yi iddialı bir şekilde yayın hayatına sokacağız!" cümlesini eklemeye başladı. Daha önceki demeçleriyle karşılaştırırsınız, görürsünüz...
Sadece Demirören ve Aksu ile de konuşmadım. Hasan Arat, İsmail Ünal, Nevzat Demir gibi isimlerle de konuşup tam desteklerini aldıktan sonra bir karara vardım.
O günden bu yana da, yani yaklaşık 20 gündür bu konu üzerinde harıl harıl çalışıyorum. Hesap, kitap, kaynak, kadro vs.... İş çok zor... Yani bir şeyin başına geçtiğim falan yok. Olmayan şeyin başına nasıl geçeyim? Ortada bir televizyon yok ki... Kıyıya köşeye atılmış, kullanılmayan bir sürü alet edevat var. Frekans bile yok...
Şimdilik sadece gireceğim suyun derinliğini ölçüyorum. Başkan adaylarına bir söz vermişliğim var. Ancak kararı elbette ki seçilen yönetim kurulu verecektir. Ben projeyi hazırlayıp onlara sunacağım. Gerisi yönetim kurulunun kararı... Ancak Fenerbahçe ve Galatasaray'ın 1. Ligde oynadığı bir kulvarda Beşiktaş 3. Ligde mücadele etmemeli... Edemez de... Her iki rakibi de geçip şampiyonluk için yarışacağımız bir mücadelede ben varım. Yoksa takımı ligden çekelim, daha iyi.
*Daha önce "Kulüp kanalında çalışmak bir gazeteci için mesleğin sonudur" demiştiniz... Aldığınız bu karar daha önce söylediğiniz cümleyle tezat oluşturmuyor mu?
Oluşturmuyor... Aldığım kararın gazetecilik hayatımın sonu olduğunun bilincindeyim. Gerçi uzunca bir süredir gazeteciliği bırakmış, daha doğrusu bırakmak zorunda kalmış uzatmaları oynuyorduk ama, neyse... Sloganı "Özgürce" olan bir televizyon kanalında dahi baskı yemiş bir gazeteci olarak söylüyorum bunları...
Hayatımın en zevk aldığım dönemi 100. Yıl Belgeseli'ni hazırladığım dönemdi. Ben Beşiktaşlıyım. Beşiktaş'ı seviyorum... O dönemde de "kendini Serdar Bilgili'ye sattı! Şöyle yaptı, böyle yaptı!" laflarını eden çok oldu... Zaman kimin haklı olduğunu gösterdi. Konuşanlardan birçoğu sonradan benden özür diledi... Özür dilemeyenler de hala yüzüme bakamıyor.
O onu söylüyor, bu bunu söylüyor diye küsüp köşeme çekilseydim şimdi 20 bölümlük bir belgeselimiz olmayacaktı. Pireye kızıp yorgan yakmanın anlamı yok. Beşiktaş'taki sistemin, bir şey yapamayanların laf üreterek bir şey yapabileceklerin önünü kesmesi, illallah deyip uzaklaştırması üzerine kurulu olduğunu çok iyi bilenlerdenim. Ben işimi, ürünümü ortaya koyarım. Çeneler de kapanır... Bu işi, bilgisiyle, tecrübesiyle ve hiç kimsenin sahip olmadığı arşiviyle benden iyi yapacak olan varsa çıksın ortaya.. Bu konuda tevazu göstermeyeceğim.
*Kulübün içine girmeyeceğinizi beyan etmenize rağmen şimdi ne değişti de BJK TV'nin başına geçme ihtiyacı duydunuz?
BJK-TV, Beşiktaş Televizyon A.Ş. adlı şirkete bağlı olarak yayın yapacak. Dernekle bir bağlantısı olmayacak. Tüm Beşiktaşlıların televizyonu olacak. Yani kulübün içine falan girdiğim yok... Daha fazla bilgi paylaşırım ama, ayrıntıları yönetim kurulu kararından sonraya bırakmak daha doğru olacak.
Röportaj: Ahmet Erzurumlu & Yeliz Güler
Ne güzel dünya, Besiktasta durumlar cok kotu, icim aciyor, Demiroren bunu bu sekilde yapti, herturlu adama muhalefet ol,
carsiya muhalefet ol, secimdeki kongredeki olaylarin uzerine git..
Elestiri yapanlarin basa geldigini bildigi icin mi bu kadar elestirip BJK TVnin basina geciyor...
Hic YAKISMADI, delikanli Besiktasli yazar/haberci kalmamis... Herkes mi kendi cikarini dusunur?
Tuğrul Yenidoğanın röpostajını okudum bende sitesinde..
Şaşırdım ne diyeyim..
Garip herkes..
SA-TIL-MA-MIŞ BEŞİKTAŞLI ARANIYOR!
Dansöz Tugrul oldu ismi, olmadi yakismadi, yakinda bizde bir goreve geliriz, baksana en cok elestiren biziz,
tekliflere acigiz, kombine biletleri istiyoruz forum uyelerine + transfer komitisinde yer almak istiyoruz , duyurulur ???!?!??!?!?!?!?
Alıntı yapılan: [KralKartal] - Şubat 03, 2010, 14:14:41
Dansöz Tugrul oldu ismi, olmadi yakismadi, yakinda bizde bir goreve geliriz, baksana en cok elestiren biziz,
tekliflere acigiz, kombine biletleri istiyoruz forum uyelerine + transfer komitisinde yer almak istiyoruz , duyurulur ???!?!??!?!?!?!?
demiştim di mi abi ben :)
hiç sevmiyorum bunları ve medyaspor'u diye haber1903'ü kötülediğinizde
işte Tuğrul Yenidoğan :)
Ben durusu icin seviyordum , ve o anki durusu hala seviyorum ama suankini degil, bunuda acikca derim kendisinede dedim acik ve net
yagcilik yapmayi sevmem, istesem yapardim vay tugrul abi helal olsun diye ama yok oyle,
ben bu gruptan degilim... neyse odur,bitmistir
Hayırlısı olsun ama inşallah kaliteli bir kanal oluşturur.Birde kablo tv'den yayın yapsa da herkes istediği gibi seyir etse.
daha neler görecegiz bakalim
daha ne kallesler ne kalleslikler görecegiz
Beşiktaş'ın iletişimden sorumlu yöneticilerinden Mehmet Soysal, birçok konuda çalışma yürüttüklerini söyledi. BJK TV'nin iki hafta içerisinde güçlü bir şekilde yayın hayatına başlayacağını belirten Soysal, "Dergiye yeni bir boyut kazandıracağız. İnternet sitesi yeniden tasarlanıp yapılandırılacak. Bu konular ile ilgili yoğun çalışmalar var" dedi. Soysal, hocanın takımla ve medyayla iletişiminin iyi olduğunu da belirtti.
:ok
reha muhtar vardi bir zamanlar kanalin yeni acildiginda...
o zaman kanal süper gidiyordu muhabirleriyle susuyla busuyla...
o gitti ve cöktü sistem...
yani bilen bir insan gelsin...
arkadaslar 6Slerin bile iphonedan kanallarini izlemek icin programin ciktigini duyunca cok koyuyor be
yilan hikayesine döndü
3 vakte kadar açılır ben diyeyim 3 gün sende 3 ay 3 yıl 3 asır...