Beşiktaş seyircisiz oynasın!
Beşiktaş futbol takımı bu sezon üçüncü kez iki farklı mağlubiyetten maç çevirmenin zevkini yaşadı. Her ne kadar maçı çevirene kadar bu pek zevkli bir süreç olmasa da sonuç itibariyle ligimizin geriden gelip maç çevirme konusunda ihtisas sahibi takımlarından biri oldu Beşiktaş.
Benim neyim eksik ki ben de her futbol yazarı gibi sahadaki maçı öncelleriyle kıyaslar, ortaya futbol hafızamla ilgili bir takım veriler dökebilirim. Böyle bir yazı girizgahını epeydir planlıyordum, muradıma erdim. Artık ben de bir futbol yazarı sayılabilirim sanırım.
Beşiktaş diyorduk; hafta sonu ligin dibine demir atmış Kasımpaşa'yla oynarken tribündeki taraftarı da galibiyetten emin, desteğini esirgemeksizin takımını iteklemeye çalıştı. Bilindik Çarşı performanslarının altında kalan bir performans sergilense de Beşiktaş'ın geride olduğu anlarda, takıma yönelik tek bir olumsuz tepki duymadık.
Mehmet Demirkol, Beşiktaş-Kasımpaşaspor maç yazısını tribünlere ayırarak demiş ki; "Türkiye her ne şartta olursa olsun, tribünleri dolduran Beşiktaş seyircisine teşekkür etmeli. Bu ülkede çok az oluyor bu."
Öyleyse benim derdim ne? Niye böyle bir başlık attım ki yazıma?
Hakemlikten doğma, futboldan olma, birinin ak dediğine diğeri kara diyen, ardışık program günlerini takip eden iki güzide futbol yorumcumuz geçtiğimiz haftanın başında hiç olmamış bir şeyi, bir ilki gerçekleştirdiler ve bir konuda aynı fikre vardırlar. Yetmezmiş gibi bunu da dillendirdiler.
Bu ikiliye dikkat!
Ahmet Çakar ve Erman Toroğlu'ndan bahsediyorum. Üç büyüklerin fikstür avantajından bahsederken bu iki futbol uleması Beşiktaş'ın deplasmanda daha rahat oynadığından ve içerde maç kaybettiğinden bahsedip seyircinin Beşiktaş'ı olumsuz etkilediğini belirtti.
Maraton programında Toroğlu "Beşiktaş seyircisiz oynamalı kendi sahasında! En büyük rakipleri kendi seyircileri" derken, Çakar da ertesi gün soru cümlesiyle biten cümlesinde şöyle diyordu. "Keşke Beşiktaş seyircisi hiç maça gelmese, 3-5 bin kişi gelse, yaşlı-başlı Beşiktaşlılar... Aslında Beşiktaş seyircisi inanılmaz enerjik bir seyirci ama enerjisi çoğu zaman Beşiktaş'ın aleyhine oluyor. Bunu da sonuçlardan görüyoruz. Doğru mu?"
Bilmiyorum ki doğru mu? Sizin için, "Aykırı gözükmek için yapıyorlar bunları, aslında o kadar da enteresan tipler değillerdir" diyorlar. Doğru mu?
Futbolun övülecek ve eleştirilecek yanlarından biri de seyirciye oynanması, seyirciyle oynanmasıdır. Bütün o finansal gücünü de buradan alır. Naklen yayın için akla hayale gelmez paraların ödenmesinin sebebi işte tam da dolu tribünlere oynanan maçlardır. Hatta ben burada yazıyorsam ve okunuyorsam eğer, tribünlerde seyirci var diyedir. Övgülerden yere göğe sığdıramadığımız Roberto Carlos transferi, boş tribünler söz konusuysa neye yarar ki?
Sevinç, hüzün
Çakar ve Toroğlu'nun bunları buyurduğu hafta İngiltere'de Manchester City ve Manchester United maçlarına toplam 120 bin taraftar gelmiş. Yani bizim Süper Ligimizin o hafta topladığı toplam taraftarın iki katı.
Erman Toroğlu'nun program partneri Şansal Büyüka TSYD seminerinde, "Futbolun markasını kirlettik. Artık ilk 100 program arasına futbol programları giremiyor. Roberto Carlos gibi bir dünya starı Kayseri'ye maça geliyor tribünlerin dörtte üçü boş... Bunda hepimizin payı var ama artık Lig TV olarak yeni kararlar aldık ve bunları bütün baskılara rağmen uygulamak için gerekli desteği aldık" derken Toroğlu "Beşiktaş seyircisiz oynamalı" diyorsa ya spekülatif olup dikkat çekme kaygısı vardır ya da alınan kararların pek bir hükmü yoktur.
Hafta sonu Beşiktaş, Kasımpaşa'yı 4-2 yendi. Tribünler doluydu. Hava soğuktu. Maç öncesinde bir çoğumuzun aklına gelmeyen Samsun'da kaybettiğimiz futbolcular tribünlerin aklına gelmişti. Maçın başında yenen gol bile tribünlerin moralini bozamadı. Yine neşeli, yine biraz asi ve yine yaratıcıydı İnönü. Yani her şey bildiğimiz gibi her şey kaldığımız yerden devam ediyordu.
Beşiktaş seyircisiz oynasın! İyi güzel de o zaman futbol programları yorumcusuz, maçlar da topsuz oynansın!
Nilay Yılmaz
seyircisiz maç tuzsuz yemeğe benzer
Ya bu işi bu kadar uzatmanın anlamı yok bunun iki nedeni var
1- Beşiktaş seyircisini basının çekememesi bu seyirci F5'lerde olsa varya dünya şampiyonu ilan ederler.
her ne yaptılarsa Beşiktaş ve taraftarını bölemediler bunların patronları bunu istiyor bunlarda yapıyor
ama nafile bölünmedik bölünmeyiz.
Bu futbol yazan ama futboldan anlamayan terbiye ve edep sınırları olmayan bit yavrularının (anlamını bilmeyenler araştırsın)
çırpınışlarıda nafile yok efendim Beşiktaş maçlarını seyircisiz oynarsa şöyle olurmuş felan filan Arkadaşlar Beşiktaş yine
Şampiyonluğa oynamaya başladı ya oyunlar hemen başladı bu oyunlara gelmeyin. 2004 yılını hatırlayın aynı adamlar
yine aynı ekranlarda bu ligin tadı kalmadı beşiktaş uzak ara şampiyon olur programları yapılmıştı yani bunlara göre
Beşiktaş şampiyon olunca ligin tadı kalmıyor. Aslında bunlarsız tv kanalları ne kadarda kültürlü ve sağlıklı olabilir değil mi?
2- Şimdi de bazı yayın kuruluşlarında genç futbolcularımızın taraftar baskısından oynayamadıkları yazılmış. Şuna kesinlikle
inanıyorum ki bunu bizim Futbolcularımız bunu söylememiştir. olaki söylemişlerse:
Sinan Engin'den aynen şunu beklerim tamam bu sizde baskı yapıyorsa yedek kalın bu baskıyı üstünüzden atınca oynarsınız.
Bu seyircinin yaptıklarını taşıyamayanların bu takımda işi yok derim olur biter. Bu seyirciyle ben bile oynarım.
Neyse bu bit yavrularının uydurmasıdır zaten.
Bu konunun bana göre özü budur.
Zaten Erman ne yapsak beğenmiyor ağzı olan konuşuyor
Beşiktaş taraftarıyla güzel
uzun süredir kulaklarını çınlatmıyodum ahmetle ermanın.. kaşınmışlar :)
En guzel yanit nobreden geldi
Nobre, Beşiktaş'ın bu sezon deplasmanlarda daha başarılı olmasının nedeninin sorulması üzerine ''Evimizde oynadığımız maçlarda rakip takım daha kapalı oynuyor ve bizim gibi büyük bir takımla oynadıkları için daha hazır geliyorlar. Bu da bizi zorluyor. Ama kendi evlerinde oynarken daha açık oynuyorlar. Bazen çift forvet oynuyorlar bu da bizim işimize geliyor'' şeklinde konuştu.
Erman hoca başka şeyler anlatamk isteniş aslında ama anlamamışız bence..
Dediklerinde haklılık payı yok değil..
İnönü rakibe cehennem olmalı..
olur mu taraftarsız yaa ben gelibolu'da oturduğum için maçlara gelemiyorum ama olsun bizsiz olmaz
it ürür kervan yürür...
Beşiktaş tüm maçLarını kazanırken, ekmeğimizden oLuyoruz diyen adam bu adam işte
Birşey bekLemiyorum şahsen.. aynı tas aynı hamam devam ediyor kendince
maçLar Topsuz oLsun kısmına katıLıyorum ben :P