"GOAL" dergisi yenilendi!

[CR7]

Efsanevî ve köklü GOAL dergisinin başına geçen Ege Görgün, Göksel Sert'e dergide yapılan değişiklikleri ve derginin yeni formatını anlattı.

2010 Haziran sayısıyla birlikte GOAL dergisinin editörü oldunuz, bu iki ay içinde GOAL dergisinde neler değişti?

Göreve geldiğimde GOAL dergisinin satış rakamları oldukça düşük bir seviyedeydi. Yani ortada bir sorun olduğu aşikardı. Bana düşen herkesin gördüğü bu soruna çareler üretebilmekti. En iyi bildiğim yerden başlamayı uygun gördüm: içerik. Daha fazla içerik üretmekle işe başladık. Çünkü önceki sayılara bakıldığında okura okuyacak daha fazla içerik vermeyi borçlu olduğumuzu gördüm. [/size]Yeniyazarlardan yazılar aldım. Özellikle de çok popüler olmayan, bu anlamda hala amatör ruhla yazılar yazabilen, futbola entelektüel bir yaklaşım gösterebilen yazar arkadaşlarımı tercih ettim. İyi dergi yapmak tek sayıda değil, bir sürecin sonunda gerçekleştirilebilecek bir hedeftir. Ve sürecin en başında yapabileceğiniz değişiklikler sınırlıdır. Her sayıda biraz değişiklik yapmak en iyisidir. Değişimin en leziz meyvelerini ancak birkaç sayı sonra toplayabileceğiz diye düşünüyorum. Yine de ilk sayıda yaptığımız o sınırlı değişimin bile satışlara çok olumlu yansıdığın söyleyebilirim.

Yenilenen GOAL dergisinde göze çarpan detay, işlenen konular arasına Türk futbolunun da eklenmesi. Bu değişim devam eden sayılarda da sürecek mi?

Bu ülkede yayınlanan bir dergide Türkiye'nin futbolunun olmaması rahatsız etti beni. Bu yönde çalışmalar yaptım. Gelecek sayılarda da devam edecek yerli içerik üretimimiz. Ben dünya futbolunu takip eden bir futbolseverin, kaliteli bir yerli içeriğe itirazı olacağını sanmıyorum. Yerli içerikte de yine olabildiğince, medyanın dikte ettirdiği otoriteleri değil, bilgisine, düşünce şekline ve kalemine güvendiğimiz, vizyon sahibi yazarlarla çalışmaya gayret göstereceğiz. Bu ülkede arka planda kalmış pek çok değerli kalem var. Ve Türk futbolunun bu kalemlere ihtiyacı var. Neden derseniz... Futbolu fanatizm batağından çekip bir kültür ortamına koyabilmek için ihtiyacı var.     




GOAL Temmuz sayısını kısaca anlatın desem?

/color]Haziran sayısındaki eksiklerimizi gidermeye çalıştığımız bir sayı diyelim öncelikle. Hem içerik hem tasarım anlamında istediğimiz yenilikleri bir nebze daha hayata geçirdiğimiz bir sayı. Hem dünyadan, hem Türkiye'den zengin bir içerik bulacaksınız. Belki sayfa sayımız az gibi görünüyor ama 64 sayfalık dergimizin tüm sayfalarının yalnızca içeriğe ayırdığımız düşünülürse, aslında o kadar da ince olmadığımız anlaşılır. Bu sayı geçtiğimiz sezon en çok konuşulan üç ismi konuk ediyoruz dergimize: Arjen Robben, Diego Milito ve Jose Mourinho. Bizden ne var derseniz: Nuri Şahin dosyamızı es geçmeyin derim öncelikle. Premier Lig'in tüm takımlarının geçen sezonki performanslarını inceledik ama,  bizim liglerimizi de unutmadık: Gençlerbirliği, Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray ve Sakaryaspor'la ilgili keyifli yazılar sizi bekliyor Temmuz'da. GOAL'ün her ay yaptığı TOP 15 listesinde ise bu ay Dünya futbolunda geçen sezonun en büyük 15 sürprizi sırlanıyor. Ve işin ilginci yurtdışında derlenen bu 15 maddeden bir tanesi bir Türk takımına ayrılmış. 

Daha önce futbol dergisi almamış ya da farklı futbol dergileri okuyan futbol severleri GOAL dergisi okuru yapabilmek için neler söylersiniz?

Hiç okumadıysa, ya da eskiden okuyup sonradan bıraktıysa, bir kereliğine denemesini tavsiye ederim yeni GOAL'ü. Farklı bir dergi okuyorsa onu da bırakmasını istemem. Zaten az sayıda futbol dergisi var yayınlanan. Mümkünse hepsini okusun. Ben de okuyorum diğer dergileri. Hatta bir tane futbol dergisi okusun da, isterse o dergi GOAL olmasın. İyi futbolun, iyi dergi yapmanın  peşinde koşan üç beş maceraperestiz. Aramızda rekabet olmamalı. Benim kağıt üstünde rakip görünen FourFourTwo dergisinde de yazıyor olmam bunun göstergesi değil mi zaten? 

Sizce dünyadaki futbol dergiciliğiyle Türkiye'deki futbol dergiciliği arasında nasıl bir fark var? Yenilenen GOAL Türkiye bu farkı kapatabilecek mi?

Futbol dergiciliğine gelebilmemiz için önce genel anlamda dergiciliği konuşmamız lazım. Dergicilik bazında bakarsanız Türkiye bir üçüncü dünya ülkesidir. Okur sayısı anlamında, dergi üretim koşulları anlamında ve dergicilerin kalitesi anlamında... Neyse ki futbol dergilerinde editör-yazar kadrosu anlamında düzey nispeten yüksek ülkemizde. Ama dergi satışlarının azlığı, futbol sevgisi dediğimiz şeyin ülkemizde takım tutmaktan, yalnızca kazanma odaklı bir hırstan ve hakem hataları üstüne geyik yapmaktan öteye çok geçmediği görülüyor. Futbol üstüne düşünenler ve futbol üstüne düşünceleri  okumak isteyenler azınlık. Türkiye'nin bu gerçeğini değiştirmek ne yazık ki GOAL'ün kudreti dahilinde değil. Ama Don Kişot gibi değirmenlerle mücadele etmeye de hazır olduğumuzu söyleyebilirim.   

Göksel Sert




hadi göreliim bakalım :)

[NoPasaran]

Heryer dergi oldu ya :D

Elektronik dergi yokmu :-\

[keskinli]

internet ciktiktan sonra dergilere ve gazetelere para veren kaldimi aceba?

[NoPasaran]

ben valla :D

[keskinli]

ben arik gazeteyi sadece bulmacasi icin aliyorum hafta sonlari

[CR7]

bu olay şuna benzemiş. biz tema için stand açmıştık. gelenleri üye filan yapmak istiyoruz özel bir üniversitede. Kitap ayracı filan veriyoruz
birisine dedik işte "buyrun kitap ayracı verelim"
onun cevabı "baaak benim i-phone'um var ben e-buk okuyorum"

kitabın da derginin de gazetenin de keyfi başkadır.

[NoPasaran]

Abi gazete olayı bayatlamış olaylar için olduğundan gazete almıyorum

ama dergi konusunda şu an okuduğum Düzenli degiler var..

Businessweek (Ekonomi dergisi. Genelde şirket haberleri olan bir dergi, nette çok bilgi verilmiyor)
Ntv Tarih (Belki içindeki bir çok konuyu netten bulabilirsin ama bütünlük olsun, hiç aklına gelmeyen konular olsun hepsi içinde)
Ntv Bilim (İnternette çok az bilgi var içindikilerle ilgili. Nette nereden başlayacağını bile bilemiyoesun bazen)
N.Geographic (Farklı yapısı var. Okumadan anlatamam )
4-4-2 (Futtol dergisi. Röportajları hoşuma gidiyor sadece. Diğer tüm konuları nette bulmak mümkün )

Senelik üye oldum hepsine toplasan ayda 20-25 lira veriyordumdur sanırım ortalama.

Bazıları çok diyor bu rakama ama nedense bana normal geliyor çünkü 1 ay boyunca akşamları okuyorsun, bilgi sahibi oluyorsun ..

[keskinli]

eskiden tonlarca kitap okudum
günlük gazete okurdum
acik konusmak gerekirse internet beni bozdu.kim bilir kac kisi bozulmustur internetten dolayi

[NoPasaran]

Herkesi bozdu aslında..

Çok abartıyoruz malesef interneti ama geride duramıyoruz..

İlgi çekmek
birilerini kendine göstermek

doğamızda var gibi.

[Çarşı10-ur]

bıde 3ncu dunya ulkesı dıo adamlar az kaldı dergı alana araba verecekler daha napsınlar goal dergısıde ıgrenc bı dergııı