Ana Menü

Zor zahmet, nihayet!

Başlatan Simurg, Şubat 28, 2009, 15:29:30

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Simurg

Zor zahmet, nihayet!
'Futbolun ne olduğunu, nasıl soluk soluğa bir savaşa dönüşebileceğini, skorun karşılıklı gidip gelmesiyle...' Milliyet Gazetesi yazarı Atilla Gökçe'nin köşe yazısı:
Zor zahmet, nihayet!

Futbolun ne olduğunu, nasıl soluk soluğa bir savaşa dönüşebileceğini, skorun karşılıklı gidip gelmesiyle insanların hangi sarsıntıları geçireceğini perşembeden (Galatasaray ) sonra cuma akşamı da bir kez daha görmüş olduk.
Beşiktaş'ın tatlı belası Büyükşehir Belediyespor karşısındaki dünkü oyunu da öncekiler gibi tatsızdı. Denizli'nin, Gaziantep'te başarıyla uyguladığı çift santrforlu oyun, İnönü'de de tekrarlanıyordu. Şu farkla ki, Mustafa Hoca'nın prensi ve takımın kaptanı Delgado, Bobo ve Nobre'nin arkasında hücum koordinasyonunu üstlenirken, Ernst ön liberoda tek kalmıştı. Savunma önünde tek kalan Ernst, oyunun her iki yönünü de oynama isteği gösterirken, Büyükşehir de sık sık kontratak fırsatları buldu. Adriano'nun, Erman'ın, İskender'in kaçırdığı goller siyah-beyazlı tribünlerde yürek hoplattı.
Evet, en iyi hücum formatlarından biri çift santrfordu. Hele onlar Bobo ve Nobre ise. Ne var ki, Beşiktaşlılar golü bulana kadar kan ter içinde kaldılar. Doğru dürüst gol pozisyonlarına giremediler. Bunun en önemli nedenlerinden biri, sağ ve sol kanattan topu taşıyamamalarıydı. Ekrem, omuzundaki geçici sakatlıktan sonra oyundan düşüp hiçbir varlık gösteremedi. İbrahim Üzülmez de, Tello'nun boş bıraktığı sol kanattan beklenen etkinliği gösteremedi. Günün büyük hayal kırıklığını Delgado yarattı. İki uzak şutun dışında maçta yoktu.
Nobre'nin sahanın hemen her bölümünde büyük ciddiyet, özveri ve devamlılıkla topu kovalaması, ikili mücadelelere girmesi, top taşıması, adeta boğuşması takdirle izlenedursun Bobo'daki ağırlık, verimsizlik ve durgunluk inanılmaz bir çelişki örneğiydi. İki santrfor, birbirlerine adeta dargın gibi oynadılar. Alan boşaltmak, duvar pası yapmak gibi işbirliklerini göremedik.
Büyükşehir Belediye topu ayağa oynayarak sakin mücadelesiyle Beşiktaş'ın yüksek tempolu oyununu sürekli soğuttu.
Denizli'nin Delgado-Holosko değişikliği beklenen etkinliği sağladı. Hücumda daha derin ve işlerlik sağlayan pozisyonlara girdiler. Sivok, Toraman ve Gökhan Zan'ın da ileri çıkışlarıyla Belediye karşısında ağır bir tehdit oluşturdular. Hasagiç'in sakatlanıp yerini Mehmet Ali'ye bırakması da atılan gollere baktığımızda Beşiktaş'ın şansıydı.
Beşiktaşlılar zor zahmet buldukları Tello golünden sonra kendi kalelerini unuttular. Serhat'ın golü onlar için can yakan bir uyarıydı.
Maçın sonucunu belirleyen Gökhan Zan-Bobo ortak yapımı golden önce Gökhan'ın ofsaytta olduğunu söylemeliyiz. Ondan önce de Nobre'nin ofsayt gerekçesiyle geçersiz sayılan golü de maalesef tertemizdi. Halis Özkahya adına talihsizlik. Neyse ki, maçın sonucu adil oldu!

BEŞİKTAŞK



Kahrolsun uyuyunca geçmeyen bazı şeyler..